vedat yıldırım'ın tek albümle kalmamasını umduğumuzkürtçe/türkçe rock projesi.
hani bir maharet olarak kabul etmiyorum bunu ama saf türk olduğumu düşünüyorum. ama bbu durum bana kürtlere ya da herhangi bir etnik kimliğe asimile edici bir yaklaşım sergileme yetkisini vermiyor. o sebepten öncelikle tüm etnik kimliklerin varlığını şu toplum için bir zenginlik olarak kabul ettiğimi dile getirmek isterim. kardeş türküler de bu noktada müzikal anlayış boyutunda düşüncelerimin şekillendiği bir projeydi. içerisinden bajar ve gayda istanbul gibi yan projelerin çıkması misyonunu ne de güzel yaptığını gösteriyor bana. bajar'a dönecek olursak istanbul'da yaşayan kürtler ile metropolitan şehir kültürü içerisinde kaynayıp giden bir çok etnik kimlikten insanı kaynaştıran bir müzikal ve lirikal yapıları var. melodiler geleneksel kürt melodilerinden tutun da klasik türk musikisine, oradan jazz/blues temelli siyahi melodilerden tutun da hard rock riflerine kadar uzanan geniş bir yelpazede gidip geliyor.
zaten müziklerini şekillendiren 4 ismi orhan gencebaypink floydcem karaca ve nizamettin arıç olarak dillendirmişti vedat yıldırım taa çok öncelerden myspace adresinde.
bajar özellikle şu toplumda kürtlük/türklük sebebiyle kopuşun en üst düzeyde olduğu son dönemde tam da olması gerektiği gibi müzik arenasında güzel işler yapmak için, bu halkın arasına nifak değil birlik tohumları ekmek için çırpınıyor. bu tohumların yeşermesi için kürtleri o saklı bahçelerine sokması gerekiyor türklerin. yoksa sadece elinde bir avuç tohumla bahçenin demir parmaklıklarında bekleyen yitirilmiş insanlar olarak hatırlayacağız onları...