Bütün ideolojiler kötüdür diyelim, peki nasıl bir dünya olacak? Bu soruya verilen her yanıt yeni bir ideolojinin doğuşu olacaktır. ideoloji dediğin evreni, dünyayı ve insanı anlama, yorumlama ve nasıl olması gerektiği hakkında sistemli bir fikir öne sürmektir. Bu nedenle düşünen bir varlığın olduğu yerde ideoloji kaçınılmazdır. Bütün ideolojileri bir görmek düşünen bir varlık için teorik olarak imkansızdır.
Dünya'daki savaşların nedeni ideolojiler değil, sınıfsal bir temele sahip olan iktidar mücadelesidir. ikinci dünya savaşının nedeni Hitler'in ideolojisi değil, sınıfsal bir iktidar mücadelesinin bir öğesi olan emperyalizmdir. ideolojiler ise aslında iktidar mücadelesi vermeyen kitleleri savaşa katmanın bir yolu olabilir. Tabi burada emperyalizme karşı yapılan savaş da bir ideolojinin getirisidir, emperyalizmin saldırganlığı da bir ideolojinin (faşizmin) bir getirisidir. Yani her ideoloji bir değildir.
Ayrıca her devlet belli bir sınıfın ya da sınıfların elinde olacağı için belli bir ideolojinin temsilcisi de olmak zorundadır. Bu durumda her devlette egemen olan sınıfın, dolayısı ile ideolojinin mutluluğu söz konusu olacaktır. Herkesin mutlu olacağı bir dünya sınıfsız, dolayısı ile devletsiz bir sistem olmak zorundadır. Bu durumda bile ideoloji yok olmayacaktır ama herkesin mutlu olduğu bir ideoloji olacaktır. Sorun düşünen bir varlık olarak insanın kaçınılmaz şekilde ürettiği ideoloji kavramında değil, sınıflı toplum yapısındadır. Bu nedenledir ki, daima birileri mutsuz olacaktır.