Ria Heq yolunun erenleri, sizden bir parça Güler. Pür ü pak düşlerinizin yarenidir...
Güler'in gülüşüdür Dersim, kardelen çiçeği olup doğamızda açan...
Xızır görüyorsun değil mi? Bedenindeki ağır yaralara rağmen, lale sümbül açan ve hakikatin sırrına eren kızını.
Seyid Rıza'nın '' evlad-ı kerbelayık '' çığlığıdır Güler, Dersim'de tarihsel yasımıza onur katan. Zulmün karanlığına ''teslim olmayan '' ların soyundan geliyor. Diz çöküp merhamet dilemektense, tıpkı Seyid Rıza gibi başı dik yürüyor ölümün üstüne...Dersimin güleryüzlü şahan kızına da bu yakışır.
Güler'i; 14 yıl önce Zarife ve Bese'lerin kanlarıyla suladıkları ata topraklarından alıp, zindan duvarlarının ardına hapsettiler.Güler'i; dağların rüzgarından, ağaçların gölgeliğinden, sarp geçitlerin yüceliğinden, her karış toprağında acının ve hüznün yoğrulduğu Dersim'den...
Güler'i; yıldızları seyre daldığı kayalıklardan, uzun- yorucu akşam yürüyüşlerinden ve gecenin gündüze evrildiği şafak vaktinden...
Güler'i; gelecek güzel günleri müjdeleyen kavganın nişangahından, doruklara sevdalı yüreklerin seher yelinden, Düzgün baba'nın inanç ocağı Dersim'den... Ansızın kopartıp, götürdüler zindan duvarlarının ardına.
Güler'i düşününce;karşılarında bağdaş kurup dinlediğimiz bapir ile dapir'lerimizin ''Mın di '' cümlesiyle başlayan anlatımlarında, katliam-sürgün yıllarını özetledikleri kesitlerde tutsak düşen ama başeğmeyen gelin ve kızlarımızın direncini anımsarız.Dersim kokan düşlerimizin masalsı kahramanlarıdır onlar.
Her sürgün acıtır yüreğimizi... Savururuz hasretimizi; sürüldüğümüz mekanların alacakaranlığından Ovacığa, Hozata, kırk merdiven şelalesine, kara göl'e, peri suyuna, zel dağına, Alibaba geçitine ve mamekiye'nin dört bir yanına.
Tarihimizin aynasında dün zorunlu sürgün yollarında, bugün tutsaklıklar yaşadığımız hapishane hücrelerinden cevahirimizi- hiç sönümlenmeyen umudumuzu diri tutup, bir merhaba sıcaklığında Dersim oluruz, gönül deryamız da.
Güler gibi, güleriz hayata Dersim'le buluşan özlemlerin kıyısında.
14 yıldır ayrı düşse de bedeni, düşlerinde yaşattığı Dersim topraklarını dolanır boylu boyunca Güler'imiz.
Güler, Gülen yüreğimiz, şimdi; Balcalı'da ayağından kelepçelendiği yatakta onuru, erdemi, Dersim'i simgeliyor.
Bünyesini saran kansere rağmen, halkına duydugu sevgiye sıkaca tutunarak direniyor, Dersim'in yaşam yüklü kızı.
'' Zalimden merhamet '' beklemeyen Güler'imizi çekip alalım ellerinden. Yaşam olacaksa boyun eğmeden, halkça olsun diyen Güler'in özgürlüğü için seslerimizi birleştirelim.
Aylardır tahliye edilmeyen Güler Zere hakkında ölüm fermanı veren zalimlere karşı kızımızı,kardeşimizi,Güler'imizi yaşatacağımızı haykıralım.
