yalancının kralı kadındır. hani ölüyordun hani kocacığındım. herşeyin, biriciğin, elin, ayağın, sağın solun, kolun kanadın bendim. hani ne mutlu bana dediğimde ne mutlu bize derdin biz kavramını unuttuğumda kızardın. hani sabahları kalktığımda yanımda seni göreceğim için o güzel yüzünün mucizevi hatlarını sonuna kadar inceleyip senin için şiirler yazacaktım, açıldıkça durmaksızın üstünü örtecek, içimden gelirse o gün en önemli işimden bile vazgeçip kalkana kadar öylece seni izleyektim. hani acılararıma derman olacaktı kafamı koyduğumda göğsün, hani bir çocuğumuz olacaktı, rahat/boş günlerimizde o sen ben binip arabamıza görecektik beraber güzel şehirleri, farklı yerleri, hani sabahları ben çıkarken evden yol bitene kadar bakcaktın ardımdan, tam dönüm noktasında gözden kaybolacakken geri dönüp sana sıkı sıkı bir kez daha sarılacaktım, hani insanlara örnek olacaktı aşkımız, sevgimiz? hani hiç bitmeyen türdendi her gün daha da artıyordu bana ihtiyacın. şimdi şimdi söyle büyük insan şimdi bu kadar mı sahte oldun? utanmadan bir de hâlâ seni seviyorum aslına bakarsan ben hep seni aradım hep sendeydim diyebiliyorsun! aramak öyle olmaz sahtelik abidesi aramak beni hatırlayıp da ahhh yanlış mı yaptım demekle olmaz. aramak onu aklından çıkarmayıp gittiği günden beri yüreğini parça pinçik ederek olur. aramak rüyanda onu gördüğün vakit kalktığında olayı idrak ettiğinde kıpırdayacak halinin kalmadığını anlayarak, aramak sevgilileri gördüğünde yakışmışlar diyerek değil, ah ulan ahhhhh benim de bir sevgilim vardı eli elimde kalbi kalbimde atardı diyerek olur. aramak telefonla mesaj at atma diye savaş vererek olur. aşk için ölmeli aşk o zaman aşk diyen kadın şimdi kuyruğunu bacaklarının arasına al arkanı dön ve bir daha gözlerime bakmadan adımı ağzına almadan s.k a.nı git. ha şunu da bilki aramak benim işim benim....!
