almanya'daki türk'leri, almanya yöneticilerinin, "iş gücü ihtiyacı" kapsamında özel olarak almanya'ya getirmelerinden dolayı sökmeyecek olan strateji, politikadır. kaldı ki almanya'dan emekli olan yüzlerce ve hatta binlerce gurbetçi, dönemsel olarak yurda dönüş yapmaktadır. hemen hiçbirisi almanya'nın taşına, toprağına aşık insanlar değildir.
kırık bir türkçe ile konuşmalarına rağmen, yurda döndüklerinde de türkçe konuşmaya, ortak dil ile iletişim kurmaya gayret gösterirler. birçoğu kazandığı para ile 60 yaşından sonra türkiye'de de bir işletme kurmak, bir dükkan açmak, katkı sağlamak amacındadır. "kalbim ağrıyor" gibi bir şikayetleri yoktur ve "yeşil kart" çıkartmaları pek de kolay değildir, talep de etmezler.
bu anlamda almanya'nın takınamayacağı bir tavırdır. böyle bir tutum karşısında da gurbetçilerimiz, muhtemel ki yurda dönüş sürecini hızlandıracak ve almanya'yı işgücü anlamında "göt üstü" bırakabilecektir.
elbette ki "çalışan nüfus" olarak baktığımızda hırvatistan'lı halk da türk çalışanlara yakın bir performans sergilemekte, katkı sağlamaktadır ekonomisine ülkenin. ancak; nüfus olarak da hırvatlar, iş gücü talebini karşılayamaz durumdadır. polonya'lı halka gelecek olursak onların da - genel itibari ile - tembellik ve üşengeçlikleri, çalışkanlıklarının üzerindedir.