"dünyada en iyi ikinci rejim demokrasidir, birincisi ise henüz bulunamamıştır." sözüyle cevaplanabilecek, asıl zararı verenin demokrasi değil, türkiye olduğu gerçeğiyle birlikte, türkiye ve demokrasi kavramlarının neden birlikte olması gerektiğinin etraflıca düşünülüp, tartışılması gerektiğini gösteren, yanlış bir tespittir.
demokrasi mevcut rejimler arasında en mantıklı, en doğal ve en doğru rejimdir. demokratik seçimden ve cumhuriyetten bahsedecek olursak; içinde yaşadığı toplumu oluşturan herkesin söz sahibi olması, herkese eşit davranılması, halkın da kendisini kimin yöneteceğine karar vermesi kadar doğal bir hak olamaz. fakat tabii ki bu yöntemin ve demokrasinin bir takım eksiklikleri ve açıkları da vardır.
şu an gelişmiş ülkelerin hepsinde demokratik rejim söz sahibidir. fakat onlarda demokrasi "doğru işler". doğru işlemesinin nedeni de; devletin, eğitim sisteminin, halkın doğru işlemesinden kaynaklanır. orada devletin nasıl yürütüleceğine ve sürekliliğinin ne şekilde devam edeceğine karar veren toplum, "bilinçli" bir toplumdur. çoğu üniversite mezunu, kültürlü, eğitimli insanların oluşturduğu toplumda haliyle demokrasi tek cevaptır ve kişilerin aleyhlerine işlemez. bizde ise, söz konusu olan kesimler; esnaf ve köylü sınıfıdır, onlar çoğunluktadır çünkü. esnaf ve köylü sınıfı demokratik seçimlerde nereye koşarsa, partilerden hangileri onların kalbini kazanırsa, o partiler iş başına gelir. e toplumun kültürsüz, eğitimsiz kesimi söz sahibi olursa, demokrasi tabii ki bizim aleyhimize işler. bizim de üniversite mezunu, vasıflı, kültürlü insanlarımız var. ama bunlar apayrı yerlerde ve maalesef ağızları bir araya gelmiyor. bir "allah" denince hurraaa hep birlikte o tarafa koşan kesim varken, bir "atatürk" denince en az beş ayrı grup çıkıyor ortaya; komünisti var, demokratı var, sosyalisti var, yok efendim sosyal demokratı var. e hal böyle olunca, büyük bir kesim olsa bile, kendi içindeki ayrımlarından dolayı, kendi kuyusunu kendi kazan kesim olup çıkıyor. meydanı üç beş çapulcuya bırakıp da seyre dalıyorlar ondan sonra.
demokrasi, onu "kim" kullanıyorsa, ona göre iyi veya kötü sonuçlar veren bir rejimdir. bilinçsiz bir toplumda seçimle başa humeyni de gelir, saddam da gelir, bilmemkim de gelir. demokrasinin bu açığından dolayı, şu an meclisimizde saçmasapan politikalar sürdüren çoğunluklar olsun, azınlıklar olsun, göstere göstere pkk'yı destekleyen gruplar olsun, hepsi bilinçsiz insanların yanlış kararlarının bir sonucudur. bu zamana kadarki antidemokratik tutum, zaten pkk ve yancılarını yaratmıştır. antidemokratiklikle yaratılan, demokratlıkla da başa bela bulunan durumlarda, demokrasinin suçlanması yanlıştır. demokrasiyi kullanana bakmalı. türkiye, demokrasinin en doğru uygulanacağı ülke değildir ama demokrasi dışında bir rejim kullanması düşünülemez, çünkü savunulacak başka bir yöntem, hem topluma hem ülkeye demokrasinin açıklığından meydana gelen zararlardan çok daha fazla zararlar verir.
bu zamana kadar türkiye'nin sorunu olan tüm konular, istisnasız tüm konular, bu bilinçsiz ve kültürsüz kesimin yanlış yönlendirilmesi, bu yüzden de yanlış karar vermesi yüzünden olmuştur. bunun aracısı da demokrasidir kabul ediyorum fakat, ileride de türkiye'nin uğraşacağı çok fazla sorun olacaktır çünkü birey birey değişime uğramayan bir toplumun düze çıkması imkansızdır. artık bıkarak ama vazgeçmeyerek diyorum ki: sorun demokrasi değil; eğitimsiz toplum, kültürsüz ve bilinçsiz kesimdir. bunun kaynağı da; yanlış, çarpık ve kökten değişmesi gereken eğitim sistemimizdir.