zencilerle birlikte örneklendirildiğinde, neden yatkın olduğu gerçeğinin daha iyi anlaşılacağı, içinde yaşadıkları toplumla, maruz kaldıkları mahalle baskısıyla ve ait oldukları milletin özellikleriyle açıklayabileceğimiz bir nedeni olan suça yatkınlıktır.
amerikan polisinin bir zenciye bir beyaza davrandığı gibi davranmadığını biliyoruz, bununla birlikte bildiğimiz halde, türk polisinin, bir kürde bir türke davrandığı gibi davranmadığını da kabul edelim. örnek isterseniz bir arkadaşımın anlattığı olaya gelelim:
bir gün hepbir arkadaşlarıyla birlikte içmeye giden arkadaşım, sarhoşluğun da verdiği gazla ve yaramazlık arayışıyla bir, metrodaki makinaların üstünden atlamış, geçmiş, gecenin bi vakti tabi ortalık da sakin, kimse görmez zannetmiş akıllılar. polis görüyor bunları, hepsinin nüfus cüzdanına bakıyo, bi tanesi mardinli. diğerlerini salıyor, sırf kürt diye bu mardinli arkadaşımızı bir gün nezarette tutuyor. şimdi burda kimse haktan hukuktan bahsedemez, bariz bir ayrımcılık var ortada. suç aynı, ceza farklı. heh, hal böyleyken ben türklere karşı kin,nefret,kızgınlık,kırgınlık besleyen bir kürdü suçlayamam. terör yoluna gitmesinin bir affı olmaz, kabul. ama içinde yaşadığı ülkede böyle muamele görüyorsa, tabii ki itirazları, şikayetleri olacak o insanın.
o yüzden, bu konuda etraflıca düşünemeyen, empati yapamayan insanların yorum yapmasını da yanlış buluyorum. o bakımdan bunu örnekleyerek hemen asıp,kesenlerin, demokrat, doğru düşünmelerini sağlamak istiyorum:
biz türkler, bir ülkede, başka bir milletin altında azınlık olarak yaşasaydık, bizlere türk diye iş verilmeseydi, bizlere farklı,haksız davranılsaydı, bizler aşağılansaydık, o damarımızdaki savaşçı ruhla bir, ne kadar sabredebilirdik acaba?! neler neler yapardık kim bilir?! türklerin bu zamana kadar kürtlere karşı çok yanlışı oldu, fakat her ne kadar kabul etmesek de, bi biz yaşamıyoruz bu ülkede. kürtlerle, lazlarla, çerkeslerle, alevilerle hepbir yaşıyoruz. o yüzden kardeşçe yaşamak "zorunda"yız. bu ayrımcılığın bir gün gelip de, herhangi bir şekilde, bize olumlu dönebileceğini zannetmek saçmalıktır. o bakımdan, bunu psikolojik açıdan da değerlendirecek olursak, bir milleti de bir çocuk gibi ele alırsak; sürekli ezilen, hor görülen, aşağılanan, kardeşinin yanında kendine ayrı davranılan bir çocuk ilerde her türlü suça yatkınlık "gösterebilir". suçluların istisnasız hepsinin aile hayatında bir takım sorunlar yaşadığı da belgelenmiştir zaten. bir millet, bir ırk da böyledir. bir beyaz zenciden, bir türk de kürtten daha fazla insan değildir. insanlık ölçütü kendini bilmektir, eğitimdir, davranıştır.
sonuç olarak; zencilerin de, kürtlerin de, kendi seçimleri olmayan bir biçimde, bir ırka, bir millete ait olmalarından ötürü suçlanması yanlıştır, bir bakıma bir insanlık suçudur. kürtlerin suça yatkın olmasında, suçlularının cahil olması örneği gösterilemez, suçlular zaten cahil oldukları için suçludur. o yüzden bu konuda "neden" sorusu hayati önem taşımaktadır bana göre. çünkü her zaman, her etkinin bir tepkisi vardır.