yıllardır fenerbahçeli taraftarları ayakta tutan en önemli maçtır.. 9 yıllık kadıköydeki galibiyet serisi dışında ezeli rakibiyle kapışacağı başka bir alan ne olabilirdi? söylemek istediğim klasik uefa kupası alma geyiği değil.
ligin kuruluşundan bu yana olan fenerbahçe popüleritesinin 90'lı yıllarda artık azalması hatta giderek antipatiye dönüşmesi galatasarayın dolaylı yollardan sebep olduğu bişedir. bunun sebebidir ki deterjan firması propogandasına benzer propoganda yapılmaktadır. fenerbahçe cumhuriyeti ve hagi-alex karşılaştırması bunun çok güzel örnekleridir. 2001 yılında avrupadaki kupalarında etkisiyle artık aşağılık kompleksininde hat safaya ulaşması ve yüzyılın şampiyonluk mücadelesini sergilemesi sonucu şampiyon olmuştur. ama üstünlüğü çoktan kaybetmiştir. "fenerbahçe avrupada kupa alsa boğa heykeli kaldırılır kupa dikilir, yer yerinden oynar" denmesinin sebebi budur. aziz yıldırım'ın öncelikli hedefinin hala 4 yıl üst üste şampiyonluk olmasının sebebide budur. fenerbahçe taraftarının farkında olduğu ve avrupada başarı beklediği açıkca ortadayken yönetici tayfasının * vizyonunu bu kadar dar tutması aslında iki kulüp arasındaki en temel farkı ortaya koymaktadır. yalnız stad yapmakla, yıldız futbolcu almakla işin yürümediğini fark etmeleri daha kaç sene alıcak. ve kaç sene daha işin yalnız karşılıklı maçlarla halledilemediğini ve üstünlüğün bu maçtan ötede olduğunu anlıyacaklar, merak ediyorum. galatasaray 9 değil 20 sene aralıksız yenilsede kadıköyde, uefa arşivlerinde göze çarpan fenerbahçenin ezici üstünlüğü değil galatasarayın uluslararası başarıları olucaktır. * ufku ve misyonudur belirleyici olan küçük hedefleri değil.
-ve sözü ali kırcaya bırakırkene john maxwell'den bir alıntıyla bitirmek isterim.
- "Kendilerine ait hiçbir hayali olmayanlar sizinkileri de göremezler. " yaaa
-Bilmem başka hayalle ilgili özlü söze gerek varmı?