elastik bir kavram kim nereden çekerse oraya doğru uzuyor.
yakın gelecekte isviçre'de bir referandum yapılacak. halka sorulacak soru şu; isviçre'de daha fazla minare yapılmasında müsade edilsin mi edilmesin mi?
yer isviçre olunca konu daha da ilginç hale geliyor. bu referandum atıyorum suriye'de ya da lübnan'da yapılmış olsa, -hadi canım sen de arabın demokrasisi bu kadar olur der kestirip atarsın.
isviçre; kıta avrupasının göbeği. doğrudan demokrasiye yakın bir sistem uyguluyor.
aynı isviçre yakın gelecekte halkına daha fazla minare yapılsın mı yapılmasın mı diye soracak. referanduma gitmesi, halkına sorması ne kadar hoş değil mi? hoş. peki oylamadan minare yapımı yasaklansın diye bir sonuç çıkarsa ne olacak?
azınlıkların haklarını korumanın en iyi yolu kabul edilen liberal demokrasi demokrasinin kalesinde insanlarının inançlarını yasaklayacak mı?
bir sonraki aşamada müslüman toplumun kılık kıyafetinin nasıl olması gerektiği de mi referandumla belirlenecek?
yoksa demokrasilerde bir entropi var da demokrasiyi azınlıkların üzerine tahakküm kurmaya yarayan bir sistem haline mi getiriyor.
yoksa demokrasi memokrasi hikaye mi?
mill ifade özgürlüğü hakkında konuşurken şöyle der. eğer bütün insanlık eksi bir insan aynı fikirde olsa, söz konusu çoğunluk onlar gibi düşünmeyen bir kişinin beyanını görmezden gelmekte ne kadar haklıysa toplumla aynı fikirde olmayan o bir kişi iktidarı ele geçirdiğinde toplum genelinin beyanını ve taleplerini görmezden gelmekte o kadar haklıdır.