ertesi gün kırık bir vaziyette sahibine geri verilir.
henüz tanışıp yakınlaştığın kızı ağdalı süslü sözlerle kandırarak kalbini çalmak, yaşadığım en büyük pişmanlıklar hep bu yüzden oldu. ertesi gün tamamen kendiyle çelişen birine dönüp bu halimi karşındaki kişiyi kırmadan izah etmeye çalışırken saçmalıyorum, sıçıp sıvıyorum, kendimden tiksiniyorum.
bu durumda en büyük terapi arkamı dönüp uzaklaşırken sokağın başından birinin çıkıp ağzımı burnumu dağıtması, sövüp süpürmesi olur herhalde. hakkaten o an bunu istiyorum.
sikinin derdine içindeki piçin iplerini salıp kontrolü tamamen ona bırakıyorsun, vicdanına çoktan sırtını dönmüşsün zaten, sanki hiç yokmuş gibi. seni tokatlamak için ayılmanı bekliyor. yapma lan işte yapma amını zikim sarhoşsun yat zıbar, sız ne sikimi yaparsan yap ama ertesi gün karşındaki o ıslak titreyen gözleri görme. ucunda bir insanı kırıp üzmek varsa sikeyim senin buradan alacağın dersi.
gördüğün zaman başın eğilecek yine tiksineceksin kendinden, kendi ellerinle üstüne asla arınamayacağın bir pisliği bulaştırdığın için. senin pisliğin.
