türkiye müslümanlığın çıktığı topraklar değildir, sonradan kabul etmiştir. müslümanlığı kabul eden her ülkede şart olarak arapça yazılması gibi bir ön koşul bulunmamaktadır. türkiye latin alfabesine geçerek dünya ile iletişiminden ziyade kendi vatandaşlarının kolay okuma-yazma öğrenebilmesini öngörmüştür. bunda da oldukçada başarılı olmuştur. netekim harf devriminden sonra türkiye'de okuma-yazma oranı gözle görülür artmıştır. üzerinden sadece 80 yıl geçmesine rağmen tekrar ıspatlanmıştır ki latin alfabesi türkçe'ye yakışmakta ve en geri kafalısından en ilericisine kadar çok geniş bir yelpazede kullanılmaktadır.