ben bu yazıyı sana yazdım

entry31067 galeri video218
    1526.
  1. hey. merhaba.

    ben bu yazıyı sana yazmayacaktım aslında.. ama yaşadıklarımıza, daha doğrusu sana harcadığım seneleri göz önünde bulundurunca, bunu sen hakediyorsun. tebrikler.

    tanıştığımız ilk günü çok net hatırlıyorum, biliyor musun? ikimiz de çocuktuk daha. ben komutanın sevilmeyen kızıydım, sen de bölgenin popüler çocuğu.. bunu okusaydın benimle türk filmi yazdığıma dair dalga geçerdin. daha da komiğini söyleyeyim mi? üzerinde beşiktaş forması vardı. ama galatasaraylısın sen. senin hakkındaki her şeyi hatırlıyorum.

    arkadaşlarım, daha doğrusu arkadaş sandıklarım sana salak dememi istemişlerdi. çocuktuk hepimiz. salağa benziyor demiştim senin için. sen de hatırlıyor musun? sanmıyorum.

    bundan sonraki iki yılı ben de pek hatırlamıyorum aslına bakarsan. bir benimle dalga geçtiğini kazımışım beynime, bir de duygularımı. bir de beni doğumgününe çağırdığın zamanı. muhtemelen sen o doğumgününü bile hatırlamıyorsundur, tıpkı beni hatırlamadığın gibi. bende olan bir kitabın aynısını almıştım sana. sahi, ne oldu o kitaba? bendeki kopyası gibi kütüphanenin en alt rafında mı, yoksa çoktan birilerine mi verdin?

    taşındığımız yaz var sonra, kafamdaki filmimizin devamında. aynı yere, aynı günlerde tatile gitmiştik, hatırlasana? hatta galatasarayın maçı vardı son gün.. hatta aynı ile taşınacağımızı öğrenmiştim.

    ne düşündüğümü tahmin edebilirsin..ah, kadere bak! yukarıda birileri birlikte olmamız için her şeyi yapıyor. diyorum ya, hala çocuktum ben. sen de öyleydin.

    kader, şans ya da yukarıdaki; bizi benim istediğim gibi bir araya getirmemişti ama; sen her zaman benim yanımdaydın, senin hayalini hiç unutmadım, her gün seni görebilme ihtimali için kalktım..

    gözden ırak olan gönülden de ırak olurmuş derler ya, yalan. sen bana hep yakındın.

    seni 7 ay sonra gördüm. arkamızdan koşarak gelmiş, babamla konuşmuştun, sanki ben hiç var olmamışım gibi. kırılmadım, gerçekten. kırılmak için fazla heyecanlıydım.

    sonra internet bir araya getirdi bizi, facebook, şu ilkokul arkadaşı bulma zımbırtısı. ve ben o zaman senin kişiliğini görmeye başladım. kafamda oynayan filmdeki gibi değildin hiç. inkar ettim önce. sonra içinde muhteşem biri olduğunu iddia ettim. ama sevmeye devam ettim işte. çocuktum.

    geçen sene gördüm, sevgilin varmış. o günden sonra büyüdüm ben işte. ihtimallerle yaşamanın ne kadar kötü olduğunu gördüm. bir hayale- daha doğrusu hayalete aşık olduğumu gördüm. ve kendi isteğimle değişebileceğimi anladım, değiştim ben. seni bir daha hatırlamamak için, hayatıma devam etmek için değiştim.

    bir gün sana artık o küçük kız yok demiştim, sen de boyumun kaç olduğunu sorarak dalga geçmiştin, hatırlıyor musun? sen büyümeyi boyla ölçebilirsin; ama komutanın asosyal,sevimsiz kızı yok artık. onu ittim, inkar ettim, herkesten sakladım. sen bir insanın kişiliğini terk etmesi ne kadar zordur, bilir misin? birisinin senin yüzünden başka birine dönüştüğünü bilmek seni rahatsız eder mi?

    geçen hafta pazar gördüm seni. aynı dersanedeymişiz meğer. beni tanımadın, bu ne kadar ironik değil mi? çünkü büyüdüm ben. sen hala çocuksun..
    6 ...