ülkemizde imaj adına benimsenen, 'sol' felsefesinden ve tarihinden gram anlamayan şahısların içine ettiği olgu. türkiye tarihi hakkında türk halkının genelinden daha fazla bilgi sahibi olmama rağmen, fazla bildiğimi iddia etmem. bunda türkiye'de tahsil görmememin etkisi oldukça fazladır. ufak yaşta yurt dışına çıktım, farklı ülkelerde eğitim gördüm, uluslararası tarihi okudum, sevdim.
ilk tanıdığım ve ilgimi çeken politik görüş 'sol' olmakla beraber, bu görüşün ilk hakimiyet sürdüğü topraklar olan lenin'in rusya sına oldukça fazla sempati besledim. rus tarihini 1880 lerin başından başlayıp, yalayıp yuttum. bolshevik, menshevik derken aslında olayın 'solcu' olmakla ilgili olmadığını, düşünce akımının kapitalizm ile ufak ayrılıklar dışında aynı çizgide seyir ettiğini gördüm. stalin ile beraber 'sol' un getirdiği aşırı gücün nasıl suistimal edildiğini, 'komünist ulus' bahanesiyle halkın sömürülüşünü, milyonların bok yere ölüm sebeplerini kavradım. özellikle rusya'da görülen ''carror and stick'' ve benzeri teorilerin aslında günümüzün çoğu üretici firmasının yaptığı ''iki alana bir bedava'' kampanyasından farkı olmadığını anladığımda ise türkiye'de solcu geçinen insanlara göz gezdiresim geldi. kısa bir araştırma yapınca engin ardıç, celal doğan gibi güzide şahısların geçmişleri hakkında bilgi sahibi oldum. olmaz olaydım. işte bugün televizyonda ropörtaj yapılan delikanlılarımız da bunlar gibi olur. kısa ve öz, türkiye de solcu olmak parayı bulana kadardır. parayı bulduğun an zamanında çok eleştirdiğin düşünce sistemine dönersin. hatta kalemini ve kişiliğini satıp mevcut hükümetin yalakası olursun
yaşım 23. ne solcuyum, ne sağcıyım. ama ''ne tarafa eğilimlisin?'' deseler ''sol'' a derdim. derdim diyorum çünkü bu ülkede artık bunu söylemekten utanırım. bu akşam haberleri izlerken imf'yi protesto eden gençlerin esnafa ve bankalara neden taş attıklarını dinlerken üzüldüm. bu ülkede politik görüşün bile kişisel rant için kullanıldığının farkına vardım. gençlerin çoğunun bankalara ve esnafa taş atmasının sebebi babalarının eğitim masraflarını karşılayamamalarıymış. ulan denyo, solcuyum diyorsun, pankart açıyorsun, direniş diyorsun, sonra bu kadar bencil davranıp 'benim param yok ondan taş atıyorum' gibi angut bir açıklama yapıyorsun. bu mu lan senin 'sol' dan anladığın. sakal uzatıp, yüzünü gizlemek ve oraya buraya taş atmakla 'sol' cu olunmaz be canım. aç biraz kitap oku. 'das kapital', 'the communist manifesto' okumakla 'sol' culuğun temelini kavrayamazsın güzelim, ancak fikir sahibi olabilirsin. ama siyasi görüşünün, görüş olarak kalması senin siyasetten anladığını göstermez. senin açtığın 'sol' cu pankartın taaa arouna kone lan. cadde'de che tişörtü giren tikky kız ile tikky oğlandan ne farkın kaldı şimdi senin?
bu arada show haber de polis tarafından yüzü morartılmış güzel solcu kıza selam ederim.