Çekemediğimiz veya hazmediğimiz bireyleri ve toplumları olayların iç ayrıntısını bile anlamadan veya gözümüzle görmüşcesine yalan beyanlarla karalamak kısmı vardır ki bu dedikodudan çok iftiradır. ve yine olur olmaz laflar üretip, Karalayarak toplumdaki yerini pasifleştirme, değersizleştirme, çıkar hesaplarıyla üretilmiş yalanlardır.
New York'da küçük bir çocuğu azgın bir köpeğin dişlerinden kurtaran ve hayvanı boğan iri yarı delikanlının yanına koşan gazete muhabiri sormuş:
- Kahraman Amerikalı çocuğun hayatını kurtardı ! diye yazabilir miyim?
- Ben Amerikalı degil Pakistanlıyım, demiş adam.
Ertesi gün New York Times'da manşet:
Köktendinci bir Müslüman, Central Park'ta bir köpeği boğdu; FBI
olayın El Kaide bağlantısını araştırıyor...
sadece bir kıskançlık değil, "çamur at izi kalsın" diye yapılıyor. dostlar birbirine düşürülüyor yalanlarla, hatta kardeşler bile.... hatta aileler parçalanıyor.
hafifsememek gerek o dedikoducular laftan da korkmuyor korkacak kadar kafaları çalışmıyor çünkü. cehaletin verdiği cesaretle çamur atıyorlar. masum yalanlar değil üstelik; aldanmamak gerek ve hoş görmemek; çünkü bir insanın geleceğine, hayatının sonuna zemin hazırlayabiliyor.