bazılarının balon da balon diye tutturdukları, ankaragücü'nün 3 farklı galibiyetiyle biten maç.
şu anda eminim galatasaraylıların çoğu benim de olduğum gibi puan kaybına üzülmüyorlardır. puan kayıplarının olacağı, takım tam kadro olsa da yaşanabileceği zaten bellidir. bunlar futbolun içinde olan şeyler. bizi asıl üzen galatasaraylı bazı futbolcuların maç içindeki ciddiyetsiz tavırlarıdır. kötü futbol oynarsınız, ona tamam. yeteneksiz olursunuz anlarım ama ciddiyetsizlik kaldırılabilecek bir şey değildir. servet'e bakın. sağ açıkta çalım atmaya çalışmalar, sıfıra inme çabaları. servet bunları yapamayacağını bilmiyor mu? anlamı nedir, kaç defa ezdi topu orda! arda desen, 3 4 maçtır yok piyasada, tamam, performansı hep aynı olacak diye bir durum yok. ama bu baskıyı üstünden atmak için hasan şaş vari hareketlerle topla fazlaca oynuyor. ilk yarıda çok güzel bir hareketle 2 adamı eksiltti ve olmayacak yerden kaleye vurdu. içeri atsa daha net bir gol şansı doğacak. milan baros, her topu aldığında yere atlamak için bekliyor, hakemler zaten mimlemişler adamı, gerçekten faul olsa da çalmıyorlar. inanın son haftalarda o kızdığımız sabri herkesten daha ciddi bir futbol oynuyor. büyük umutla dönmesini beklediğimiz ayhan'da ciddiyetsiz tavırlar içinde.
elano ile ilgili ise, başka bir sitede yazdığım yazıyı ise daha sonra buraya koyacağım.
fakat şu biliniyor ki bu puan kayıpları pek de önemli değil. bunların telafisi kolay olur ilerleyen haftalarda. ama takımın silkelenmesi gerekiyor artık. burda rijkaard ve yönetime iş düşüyor. bu puan farkını her türlü kapatırız biz. bu maç, fenerin manisa'da ve denizli'de kaybettiği puanlara benzemiyor, o kadar kritik değil. fenevliler hemen heyecanlanmasın. *