the resistance

entry20 galeri
    8.
  1. Origin of Symmetry kadar başarılı olamayacak bir albümdür kesinlikle. açıkçası green day in 21st Century Breakdown patlamasından sonra Muse'un da karşı bir atak yapacağını tahmin ediyordum. fakat albümü aldığım ve laptop uma taktığım zaman o heyecanı yaşayamadım. tamam albüm o kadar kötü değil ama bu kadar bekleyişten sonra Muse'dan çok daha iyi bir albüm bekliyordum. çarşıdan aldım 1 tane eve geldim 1000 tane olamadı ne yazık ki. albüm için girizgahım böyle.

    parçaları sıra sıra incelemeye geçip, albümün derinliklerine inelim:

    1- uprising: bana kalırsa kesinlikle albümün en iyisi ki zaten grupta çıkış parçasını bu parçaya yükledi. matt'in riff canavarı olduğu chris'in de bass üstadı olduğunu gösteren parçadır. muse geleneğinin sürdüğü parçalardan biridir.

    2- resistance: albüme adını veren parça. introsu uzuncadır. efektlerden sonra davul ve piyano girer. ilk dinlediğim de "bu ne biçim parça lan!" demiştim ama dinledikçe kulağa hoş gelebiliyor. "it could be wrong" kısmı çok aptalca olsada nakaratı ve daha sonra piyano riffleri parçayı toparlıyor.

    3- undisclosed desires: enteresan riffleri var. günlük dinlediğimiz ve sevdiğimiz parçaların dışında bir parça ama albümün güzellerinden kesinlikle. özellikle matt'in kısık sesle söylediği nakaratlar çok hoş.

    "I want to reconcile the violence in your heart
    I want to recognise your beauty's not just a mask".

    4- united states of eurasia / collateral damage: unintended a benzeyen bir parça olmuş. bu parçada da piyano riffleri ağırlıklı. nakarat ve interlude queen nakaratlarını andırıyor. özellikle şarkıda bir riff var kesinlikle beni prince of persia oynuyormuşum gibi hissettirdi. outro su piyano ve jet seslerinden oluşuyor. 4. ve 5. şarkıyı ard arda dinleyenler bilir. united states of eurasia nın sonu guiding light ın başıdır.*

    5- guiding light: bence albümün en dikkat çekmeyen şarkısıdır. zorlama bir parçadır. matt sesiyle ön plana çıkmaya çalışsada parçada işe yaramamıştır.

    6- unnatural selection: albümün en uzun (7:05) ve en hareketli parçasıdır. basslar çok güzeldir. outro daki riff çok hoşuma gitti ayrıca. albümün iyi parçalarından biridir.

    7- mk ultra: albümün en iyi 2.parçası. dinleyin ve görün.

    8- i belong to you: çok eğlenceli bir parça. arkadaşlarınızla oturup bira, şarap falan içerken fonda çalabilecek güzel parçalardandır. içinizi ısıtır. parçanın sonlarına doğru saxophone ve piano çok güzel sentez edilmiştir.

    9- exogenesis symphony pt.1 overture : albümde en kötü parçadır. bunca kendinden söz ettiren exogenesis serisine bu şarkıyı yakıştıramadım. matt in yaptığı vokaller parçayı 10 üzerinden 2 değerlendireceğime 4 yapmamı sağlamıştır.

    10- exogenesis symphony pt.2 cross pollination : exogenesis serisinin gülüdür. çok tatlı parçadır.

    11- exogenesis symphony pt.3 redemption : exogenesis serisinin sonbahar güneşidir. o kadar güzeldir ki şömine karşısında sıcak şarabınızı sevgilinizle yudumlarken o tabloyu mükemmelleştiren puzzle ın son parçasıdır.

    parçaları derinlemesine inceledikten sonra genel kanıya varma zamanı geldi. albümde 5 tane orijinal, 3 tane güzel , 3 tane de vasatı aşamayacak parça vardır. başta dediğim gibi muse un bu kadar aradan sonra fanlarına 11 de 11 orijinallik sunacağını bekliyordum. albüm dinlendikçe daha da hoşuna gidiyor insanın ama bir muse hayranı olarak muse'a çok daha güzel albümler yakıştırıyorum. ama demiyorum ki bu albümü kesinlikle almayın. aksine her müzikseverin kesinlikle koleksiyonunda bulundurması gereken hoş bir albüm.

    nice Origin of Symmetry tadında albümlere.
    0 ...