daha ne olduğunu bilmezsiniz. doğmuşsunuzdur. annenizin yanına koyulur o güller. en değerlisi de hiç şüphesiz babanız tarafından annenize alınan güldür.
her hangi bir hastalık geçirirsiniz çocukluğunuzda, geçmiş olsun demeye gelenlerin elindedir o güller.
bir kızla tanışırsınız. ona karşı bir şeyler hissetmeye başlarsınız. kendisine ilk buluşmada bir jest yapmak istersiniz. en güzel hediyedir gül.
sevgilinizle aranız bozulur. olayı nasıl düzelteceğim diye fikir çatışması yaşarsınız. ama asla kendinizi affettirmek için almanız gerekeni düşünmezsiniz. bir tanecik gül aradaki tüm buzları eritmeye yetecektir.
evlenme teklifi yaparsınız sevgilinize. evlilik teklifi her ne şekilde olursa olsun, ya masanızda ya da yüzüğün olmadığı elinizde bir gül vardır.
evlenirken düğününüzde her yerde vardır o güllerden.
çocuğunuz olur. size dünyanın en büyük hediyesini veren insana alırsınız o güllerden.
özel günlerin en büyük kurtarıcısıdır yine o güller. evlilik yıldönümünü unutursunuz, fark ettiğiniz an güllerle koşarsınız sevdiceğinize.
belki göremezsiniz ama hissedersiniz muhakkak, öldüğünüzde ebedi battaniyenizin üstüne bırakırlar bir iki tane gül. ki en acısı odur sanırım.