masada oturmuş okey oynadığımız bir ortamda, uzun yıllar doğuda subaylık yapmış bir askerin eşi olan arkadaşım, doğu görevleri sırasında, eşleri tatbikata gittiğinde toplanıp oyun oynadıklarından bahsetmişti. böyle vakit geçirmeye çalışıyorlardı. ancak bir gürültü duyulduğunda hepsi de masanın altına giriyordu. artık bunu kanıksamışlardı. çocukları da alışmıştı bomba ya da havan mermisi korkusu ile yaşamaya. eğri oturup doğru konuşmak gerek. eleştiri olabilir ama memleketin her türlü imkanından yararlandıklarını söylemek haksızlıktır. yararlanılan imkan, ucuza yenilebilecek yemek, ucuz kuaförlük hizmeti almak, ucuz terzilik ve ütü yaptırma imkanı olmaktır genellikle. zaten yapılan ütü de pek bir şeye benzemez. kantinler sanıldığı gibi çok ucuz değildir. eskiden belki öyleydi ama şimdi süpermarketlerin çoğalması ile onların fiyatları yanında bazen pahalı bile kalmaktadır. marketlerde olduğu gibi sürümden kazanma diye bir durum yoktur çünkü. bir de şunu düşünün; sizler okuyacağınız okula bir kere kayıt yaptırırsınız değil mi? ilk girişinizde. onların çocukları bazen iki yılda bir değişik okullara kayıt yaptırmak zorundadır. ve çocukluk anılarını memleketin dört bir köşesinden toplamaları gerekir. eşlerinin askerleri ezmesine gelince; bu insanın kişiliği ile ilgilidir. kocasından çok amirlik yapmak isteyen kadınlar, özgüven eksikliğini kocasının konumu ile telafi etmek isteyen kadınlardır ve her meslekte bu konumu kullanmak isteyen kadınlarla karşılaşmak mümkündür.