türk toplumunun genelinde hakim olan sikimsonik bir düşüncedir.
öncelikle ''bizim bacımıza, akrabamıza vs böyle bir teklifle gelinse yadırgarız, e o zaman ötmeyin bik bik'' yazan arkadaşlarımız olmuş. ama gözden kaçırdıkları bir şey var.
bizim bacımız zaten bu tip programlarda malzeme olmaz, eğer hakikatten değer veriyorsan bacına, bu tip maltron programlara düşmesini engellersin. e geriye çok bi olay kalmıyor zaten. senin bacının artık iki seçeneği kalır. ya önceden flörtü olduğu adamla evlenecektir. ya da görücü usülüyle. iki durumda da nikahsız bi durum söz konusu olamaz zaten. flörtüyle yeterince nikahsız takılmıştır. e görücü usülü de direktoman evlenmeye gelir.
nikahsız yaşamanın orospuluk manasına geldiğini sanan bir kadın öncelikle aciz bir kadındır. kendine güveni yoktur.
öyle bir programda hiç tanımadığın biriyle evlenebilecek salak cesaretin var ancak, adam önce birbirimizi tanıyalım babında 2-3 ay evlenmeden yaşayalım dediği zaman, -ha belki adamın gerçek niyeti kadınla 2-3 ay takılıp şutlamaktır- orda bi dur bakalım diyosun. kusra bakma ama aldığın cesaretin ölçüsü bu değil.
adamın gerçek niyeti 2-3 ay takılıp sallamak bile olsa, zaten zeki olan kadın bunu anlayıp, ilişkinin ilk günlerinde siktir olup gider o evden. en nihayetinde nikahsız yaşamanın karşılığı orospuluk değildir. bazı zihniyetleri aşmak lazım toplum olarak. yüzyıllardır aynı yerdeyiz, yazık.
edit: işbu entryde bahsedilen uzun soluklu bir nikahsız yaşam değildir. evlilikten bir önceki adım olan erkek ve kadının birbirini tanıma süresince olan nikahsız yaşamdır. yıllarca nikahsız yaşayan çiftte ise alan memnun veren memnun olduğuna göre sorun yoktur.
