sayıları milyonlara ulaşan uludağ sözlük yazarlarının telaffuz etmek isteyip de telaffuz etmeye çekindikleri hakikat. madem bu gerçeği yüzlerine tokat gibi vuramıyorsunuz, bu mukaddes görevi milyonlar adına üstlenmek boynumun borcudur.
evet arkadaşlar, islamcı yazarlar sözlüğün gelişiminin önündeki en büyük etkendir. zira bir sözlüğü çekilmez hala getiren bir takım akımlar vardır: bunlardan biri linç kültürü diğeri ise koyun psikolojisidir.
bu akımın yaratıcıları ve uygulayıcıları ekseriyetle namazını niyazını aksatmayan, namaz niyaz olayına girmese dahi her daim islamı savunan tatlısu müslümanlarıdır.
bunlar, Marquis de Sade'ın avant garde eserlerinde yansıtmaya çalıştığı derinliği, entelektüelliği sapkınlık, kendisini ise ruh hastası bir sapık olarak görürler.
bunlar, evrim teorisi hakkında yapılan münazarayı bilimsel açıdan değerlendirip, sunulan teze-antitez üretmek yerine koca kuramı "maymunlara" indirgerler. bunun sebebi tartışma kültüründen nasiplenmemiş olmalarıdır. zira bunların yaşam felsefesi, yetiştirilme tarzı biat kültürüne dayanmaktadır.
bunlar, aiiah, muhammed, kuran ve islam temalı konuları masaya yatıran, kafalarındaki soru işaretlerine tatminkar cevaplar arayan, ve bu uğurda cehennemi göze almış elit aristokrat ve entelektüel insanları "din düşmanı" olarak fişlerler. oysa ortaya atılan ideaya karşıt fikir sunabilseler sözlüğün daha cazip bir hal almasına katkı sağlarlar.
şeytan diyor kur bi istiklal mahkemesi, din elden gidiyorcu ne kadar hırbo varsa iSKiLiPLi ATIF HOCA veya şeyh said gibi; alayını sallandır. ama neyse ki hümanizm tüm benliğimizi esir almış durumda.
neyse ya bebişim daha fazla yazıp sinirlenmek istemiyorum.
