sweet and lowdown

entry5 galeri
    2.
  1. "ağlamadan onu dinleyemiyorum" dediği django reinhartd'tan sonra dünyanın en iyi ikinci caz gitaristi olduğunu şahsen bizzat kendisi ifade eden, trenleri izlemeye bayılan, geceyarısı tabanca ile fare haklama hobisi olan, vakti zamanında pezevenklik yapmış, kleptoman, birlikte olduğu kadınların çoğunu bir müddet sonra hep terkeden, yazar karısı tarafından ilginç bir amaç uğruna aldatılan, ünlü olmayı kafasına takmış emmet ray'in belge-kurgu hayatını anlatan bu film için ne diyebilirim ki? seyircisine bağışlansın. şahane.

    sean penn denen ultra yeteneğin, enfes bir şekilde canlandırdığı ray'in bir diğer ilginç özelliği ise django'dan acayip çekiniyor olması. onun bir ölümlü olduğu düşüncesini kafasından çıkarıp atmak istiyor. en başta söylediğim gibi, onu dinlerkense bambaşka alemlere dalıyor. tıpkı gönül titretici bir melodi duyduğu zaman ağlama eşiğine gelen ve "bu müzik benden ne istiyor!" diye yakınan tolstoy gibi...

    böylesine müzik yapanlara ve müziği böylesine dinleyenlere esenlikler diler, giderim.

    ıslık...
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük