parçanın girişindeki yaylı enstruman canlıymış gibi resmen nefes almaktadır. hayranlıkla dinlenilen bir melodiyle insanı büyüler, şarkıyla birlikte yaşadığına dinleyenleri inandırır.
alaca karanlıkta ayrılıyorum seçilmiş olmama rağmen
gecelerin en karanlığında amaçsızca dolaşmak için
ah, yaz güneşinde nasıl da hemen kaybolup gitmiştim
geri döndüğümde, gerçek bir lanet
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkadın tüm acılarımı
daha neşeli hissediyorum kendimi, daha hafif bir nefes daha almak için
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkayıp götürdün hüzünlerimi
arkamda günbatımı, düşlerin varolduğunu öğreniyorum
düş öyleyse sonbahar yağmuru
şafak ışıklarıyla kör oluyorum ki götür beni
daha uzaklara, düşüşten çok uzaklara
ah, bana bir daha asla hayal kurmamamı söylemiştin
gerçek bir lanet, bana sadece acılar bıraktın
düş öyleyse sonbahar yağmuru, ama her şey geçmeli
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkadın tüm acılarımı
daha neşeli hissediyorum kendimi, daha hafif bir nefes daha almak için
düş öyleyse sonbahar yağmuru, yıkayıp götürdün hüzünlerimi
arkamda günbatımı, düşlerin varolduğunu öğreniyorum
düş öyleyse kış