tedavisinin bulunmasını en çok istediğim hastalık, yara. hastalık onun için, yara benim için.
konuşuyorsun değil mi, hem de boş boş. hiç bir şey bilmeden ata ata. biliyor musun sendeki konuşma yeteneğinin onda biri onda olsa o, dünyayı değiştirecek şeyler söyleyecek, beni karamsarlığımdan kurtaracak.
ne dersem anladığını zannediyorsun değil mi? anlamıyorsun hem de dinlediğin halde. o'ysa beni dinliyor, hem de bir dost gibi sıkılmadan. ama anlamıyor, konuşmalarımdan sıkılıyor anlamadığı için. sadece üzülüyorum, bir şey desem kime diyecem? "allah'ım neden" mi diyecem? diyince ne olacak sanki.
en çok da ne koyuyor biliyor musun, ben derdimi anlatmak istemediğim için söylemiyorum. o ise anlatamadığı için söylemiyor, her gün ağlıyor halini biliyormuşçasına.