oğuz atay a mektup

entry48 galeri
    20.
  1. Hocam,

    bir buçuk aydır yazamamıştım sana, tereyağlı bir buçuk ay, en sevdiğim yemekti sanırsam küçükken, ailece gittiğimiz her lokantada bir buçuk iskender isterdim, üstüne böyle tavada kızarmış tereyağı getirsinler döksünler, oh mis! O yağ gelmezse yemez, protesto ederdim lokantayı. Burjuva protestoları böyle olur abi, dalga geçme, oburuz, açız, kazanacağız.

    - kim o?
    - bırak ya, çok protest o.

    Tatildeydim bir süredir oğuz abi, tatil dediğin bulunduğun, çalıştığın illerden çıkıp tadından yenmeyen illere yapılan yolculuk demek. Tat-il. ismi de buradan geliyor, tadından yenilemeyen il anlamında. Komiğiz hepimiz, doluşuyoruz arabalara, otobüslere, bir yerlere gidiyoruz pıtı pıtı diye, deniz denilen bir su birikintisi var, ona giriyoruz, minderlere şezlonglara yatıyoruz, kıyafetlerden kurtuluyor, donla geziyoruz yılın iki haftası. Sonra dönüyoruz yine ofise, kim daha bronz, kimin üstüne hindistancevizli güneş kreminin kokusu daha çok sinmiş yarışmaları düzenliyoruz.

    Erkeğiyle kadınıyla, tatilden dönmüş ofis çalışanları, açık renk gömlekler, döpiyesler, pantalonlar. amaç bronz tene yakışanı giymek. insan kendine yapışanı silmeli, yakışanı taşımalı. ilişkilerde öyle değil mi oğuz abi.

    Tatilde doğru yer neresi peki. sanıyorum döndüğünde "ay neredeydin?" sorusuna en afilli cevabı vermeni sağlayan. Afilli ama onlar fil değil, halka. Samara morgan kuyuda geçirmiş tatilini, biz çeşme de.

    Oysa hep oralarda yaşanabilirdi, madem oralar güzel, neden oralarda yaşamıyoruz ki. Ama sanayi yok, istihdam yok, iş yok oralarda da. iş, rakımı yüksek yerlerde var, eğlence rakımı düşük. ismiyle tezat, rakıya hakaret, ama gerçek. hem oralarda iş olsa, oralar çirkinleşirdi, "istihdam tatil yöresinde", olmadı be hocam;

    - mr. and mrs. istihdam go to the seaside.
    - what is seaside then?
    - seaside is the conconıst beach of çeşme.
    - oh what a creative name!
    - yeah concons are real smart creatures.

    Oğuz abi beynim damla sakızı macunu gibi, karışık anlattım, belki de anlatmak da zorlandım; özetle, şunu diyorum, tatil güzel şey, vapurlar, denizler, bişiler bişiler.

    yalnız bak şimdi aklıma geldi; anlatması en zor olan nedir hocam ?

    Eksper-i mental

    seledit: bir gün de depremden ve selden değil de, beyin fırtınasından yıkılsa binalar, şu benim dereleri yataklarına sığmayan süpersonik ülkemde.
    11 ...