Yıl 1980... "Türkiye'de ilk kez bir uçak, yolcularıyla birlikte hava korsanları tarafından Diyarbakır'a kaçırılmıştı. Uçak kaçırma olaylarında ve rehine kurtarma konusunda uzmanlaşmış bir tim yoktu.
Özel Harp dairesi Başkanı Aydın ilter, yardımcısı Korkut Eken'i aradı. "Diyarbakır'a gideceksiniz. Ne kadar sürede hazırlanırsınız?" diye sordu. Eken, "Yarım saatte hazırız komutanım" dedi. Arkadaşlarını yanlız bırakmak istemeyen onsekiz kişi, özel techizat odasını açmış, kapısının nasıl açıldığını dahi bilmedikleri uçağa operasyon için hazırlıklara başlamışlardı bile... Etimesgut Havaalanı'nın yolu tutuldu, kısa bir süre sonra özel tim Diyarbakır'a uçtu.
Özel birliğin sorumlusu olan Korkut Eken, askeri uçaktan inerek komuta odasına gitti. Komuta odasında, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer, Jandarma Genel Komutanı Sedat Celasun, 7.Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanı Korgeneral Kemal Yamak vardı. Celasun, Eken'e kritik soruyu yöneltti:
"Daha önce hiç kaçırılan bir sivil uçağa operasyon yaptınız mı?"
"Yapmadık komutanım."
Bu sözlerden hiç memnun olmamışlardı. Celasun, "Keşke operasyon için Jandarma birliğini getirseydik" diye söylendi. Orgeneral Nurettin Ersin, Binbaşı Eken'e sevecen bir ses tonuyla, "Bu işi yapabilecek misiniz evladım?" dedi. Eken, "Yaparız komutanım" karşılığını verdi...
Hava korsanları uçağı iran'a götürmek istiyordu. Saatler ilerliyordu. Eğer operasyon yapılacaksa daha fazla gecikilmemeli, hava aydınlanmadan bu iş bitirilmeliydi.
Kenan Evren, Orduevi'nde kalıyordu. Nurettin Ersin aradı, "Komutanım, operasyonu yapacak olan tim komutanı 'yaparız' diyor. Emriniz?"
Evren, telefona operasyonu yapacak tim komutanını istedi. Ersin Paşa, telefonu Eken'e uzattı:
"Binbaşı Eken, emredin komutanım."
"Bu işi yapabilecek misiniz?"
"Yaparız komutanım."
"Ne kadar sürer?"
"Kapıyı açtığımız anda 25 saniye sürer."
"Allah yardımcınız olsun, başarılar dilerim..."
Korkut Eken telefonu kapattığında aklından, "Ben ne dedim?" diye geçirdi. Uçağın kapısının nasıl açıldığı, içeride kaç kişi olduğu, rehinelerin durumu ve korsanların sayısı bilinmiyordu. Ama Eken, operasyonun yirmibeş saniyede tamamlanacağını söylemişti komutanına...
Uzun bir çabadan sonra tim uçağa girmeyi başardı. Silahlar patladı, operasyon kapı açıldıktan sonra bir dakika bile sürmemişti...
Hava korsanları, içini oydukları bir kalın bir kitabın içine yerleştirdikleri tabancayı uçağa sokmayı başarmışlar, yolculardan para, yüzük ve bilezik toplamışlardı. Korsanların, soygun amaçlı bir eylem gerçekleştirdikleri izlenimi doğmuştu..." *
* Devletin Derinliklerinde, Saygı Öztürk, Ümit Yayıncılık