dünyaya gelen tüm canlılar iç güdüsel olarak ilk basta beslenme hayatta kalma ugrası hissederler. kulucka makinasında dünyaya gelmiş bir civciv de hemen yeme ihtiyacı duyar.insanların annesinin memesini emme içgüdüsü gibi. ama insanlar zamanla ayrısır varolusu geregi, mutlulugu için düsünüp hareket etme kabiliyeti vardır. bu kabiliyet dogustan genlerimizde olmakla birlikte yüzyıllardır kabul görmemektedir. cünkü bireysellegi ön plana cıkarır. bireysellik ise kötülerin en kötüsü kabul edilmiştir.evrim zinciri işledikce bu gen zamanla kaybolmaya yüz tutar ve insanlar birbirlerinden faydalanarak yasamaya baslarlar. sömürü düzeni olusur dogal olarak. zekinin aptala vermesi, zenginin fakire vermesi, güclünün gücsüz için üzülmesi bu nedenledir. bu evrim tamamlandıgında tüm dinlerde bahsedilen kıyamet gerceklesecektir. dinlerin de istedigi budur aslında, aklını kullanmayanların akıllılardan faydalanıp kıyametin bir an önce gelmesi.
edit: imla