bayan kuaföründe çalışan, ensesindeki saçları farklı bir renge boyayıp, favori bölgesini uzatıp jöleyle yanaklara yapıştıran, perçemlerini perma yapıp alın üzerine düşüren kayıp gençlik var ya, hani hafiften kırıklaşmaya başlayan, işte onların olmazsa olmazıdır. saçınıza fön çekmek üzere koltuğa oturmuş, savunmasız beklerken, o olabildiğne uzatılmış serçe parmağın tırnağının kafa derinize sürtmesi ile irkilmeyen bayan var mı aramızda? neymiş, saçı ayırmak kolay oluyormuş.
tiksinirsin, bişey diyemezsin gencin kendine güveni kaybolmasın hayata küsüp başka saçmalıklara gark olmasın diye. göz o tırnağa takılır, lan acaba götünümü kaşıyo o tırnakla, kulağını mı karıştırıyo, sararmış da, nerelere soktu ki? fön makinesinin altında uçuşan saçlar, her seferinde kafaya batan o tırnak, bildiğin post modern kabus işte.