kutuplarda oruç tutamamaktır. *
kuran-ı kerim'in kusursuz bir kitap olmadığını gösterir bu hadise. oruç ve namaz vakitleri güneşin durumlarına göre yani batmasına doğmasına göre ayarlanır. güneş batarken iftar olur yemek yeriz, batarken yemek yeme süremiz bitmiş olur. gayet mantıklıdır da aslında. o döneme uygun bir kural getirilmiş.
ama dönemin kural koyucuları kuran'ı yazıp kuralları oluştururken ileride teknolojinin gelişeceğini hesap edemediler. gerçi zaten bilmiyorlardı dünyanın değişik yerlerinde güneşin doğup-batma süresinin değişkenlik gösterdiğini. hele 6 ay gece 6 ay gündüz olacağını tahmin etmek bir peygamber! için bile zordu.
şimdi kutuplara yakın yerlerde oruç tutmak ölümle sonuçlanır bunu biliyoruz. bu açığı şimdiki insanlar güneşin normal doğup battığı bir yere göre ayarlayarak çözüyorlar.
işte soru!
tamam eyvallah sorun çözüldü. ama bu sorunu kim çözdü? insan. ne sorunuydu bu? kutsal kitap ve kutsal insanın tam açıklık getiremediği, görüş belirtemediği bir sorun.
arkadaşım sana güneş battıktan sonra yemek ye, doğduktan sonra yemek yeme denmiş ve başka birşey söylenmemiş değil mi? sen bu kuralı neden çiğneyip en yakın yere göre tutmaya çalışıyorsun orucu?
sesini duyar gibi oldum. e çiğnemezsem ölürüm diyorsun değil mi? evet bende onu diyorum. ölürsün.