kürt sorunu

entry654 galeri video4
    234.
  1. bundan birkaç gün önce uğur mumcu'nun bir yazısında geçen bir cümleye odaklandı gözlerim. şöyleydi cümle:

    "kürt sorunu, kürtlerin ezilmişliği sorunu değil; emperyalizmin güdümünde yaratılan bir kürt şovenizmi söz konusudur."

    bu cümleyi okumak beni düşünceden düşünceye sevk etti, bakış açımın değişmesine yol açtı. yıllardan beridir kürtlerin ezilmişlikle karşı karşıya oldukları söylendi durdu hepimize. arka safhalara itilmek istenmeleri söylendi. bir acıma duygusu kapladı yüreklerimizi, onlar da tıpkı bizim gibi birer insandı. neden böyle yapılıyordu?

    ama reele bakıyoruz kürt halkı mecliste, bakanlık koltuğunda, eğitimde, tıpta, hukukta, bürokraside.. bir çoğumuzun arkadaşı, bir çoğumuzun akrabası halindeler, bir çoğumuzun kuzenleri var kürt-türk ortak yapımı, ibrahim tatlısesler, hülya avşarlar bugün türkiyede en çok para kazanan, türkiye halkı tarafından en çok rağbet gösterilern sanatçılar arasında başı çekmiyorlar mı? (bu söylediklerime daha pek çok örnek var)biz artık türk ve kürt halklarının iç içe geçtiği bir toplumuz. hal böyleyken kürtlerin ezilmişlik söylentileri ne anlama geliyor, bu bir tezat değil mi? dağdaki pkk teröristleri ezilmiş halklarının mücadelesi peşinde mi yoksa amerika'nın istediği kürt devleti kurma planlarının odak noktası mı? kendi halkalarına dayatmalar yaparak, bizi eziyorlar, kendimizi ezdirmemek için bunları yapıyoruz diyerek, insanların milliyetçi duygularıyla oynuyorlar. halbuki böyle bir ezilmişlik söz konusu değil, tıp fakultelerinde uzmanlık diplomasını doğu görevi yapmadan vermiyolar insana. ilk planda onlar varken ezilmişlik söz konusu olamaz. öğretmenler atanıyor doğu illerimize, kız çocuklarını okula göndermeyip 15 yaşına geldiğinde nasılsa bir toprak ağasına 4. kuma olarak satacağız düşüncesinde olanlardan türkiye halkı sorumlu değil. aşiret ve ağalık sistemi ile deyim yerindeyse kendi marabalarını üç kuruşa çalıştıran, kan davası güderek birbirlerini ezen insanlardan da türkiye halkı sorumlu değil.

    hepsi birer ajitasyon bunların. dilenciye acıyıp sadaka veriyorsun, ceplerini silkelediğinde görüyorsun ki acıdığın dilencinin senden kat be kat fazla parası var. bu olay da buna benziyor. işsizlik vs var ondan dağa kaçıyolar hikayesine de karnımız tok çok şükür. çünkü işsizlik şuan tüm türkiye'nin sorunu. 2 üniversite mezunu, 2 yabancı dil bilen arkadaşımı son ütücü olarak fabrikaya çağırmalarından biliyorum.

    dil konusuna gelince. büyük çoğunluğun ortak dili kullanılır herzaman. ingiltereye gittiğinde paşa paşa ingilizce konuşmak zorundasındır. onlara kürtçe, türkçe öğretmek gibi lüksün olamaz, öğrenmek isteyenlerin tamamen kendi insiyatifleridir bu. ben yarı arnavut yarı tatarım o zaman herkes tatarca öğrensin, arnavutça öğrensin ben de eziliyorum. benim etnik dilim onlar. var mı böyle birşey?

    eğer kürtler eziliyorsa bu ülkede, o zaman herzaman kenar mahallelere itilen, iş verilmeyen çingeneler de eziliyor. gelin biraz da bunlardan bahsedelim isterseniz!
    4 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük