Sanıldığının aksine mao'nun kültür devrimi'nin altyapısı değildir. Hatta kültür devrimi sırasında çok acımasızca tartışılmış, dönemin aydınları konfüçyüs'ün öğretilerinin kıtasal çin'in önünü tıkadığını öne sürmüşlerdir. O dönem bu düşünce akımı destek bulsa da, son zamanlarda aşırı avrupalılaşmaktan doğan kültür yozlaşmasıyla konfüçyüs öğretilerinin çin kültürü'nün ayrılmaz bir parçası olduğu ve uzak doğu kültürü'nün temel taşı olduğu konusunda fikirler haakimdir.
Ayrıca Konfüçyüs yaşadığı dönem boyunca din hakkında çok fazla konuşmamasına rağmen ilerleyen dönemlerde konfüçyüsçülük veya konfüçyüanizm bir din olarak lanse edilmiştir. aslında konfüçyüs'ün yaptığı temel ahlak prensipleri üzerine konuşmak ve ideal erdemli insanı anlatmaktır. Şu an halen sohbet ettiğim birçok kalburüstü çinliden konfüçyüs'ün öğretilerine inandıkları cevabını alıyorum. fakat bunu din olarak benimsemek yerine bir felsefe olarak benimsediklerini söylüyorlar.
