yaşının kemale ermesi ile sanatçı kavramının içini dolduracak faaliyetlere girişerek tam anlamıyla izlerini sürdüğü ve izlerini oluşturduğu toplumda sanatçı sorumluluğunu üstlenmeye başlamış olan sanatçı. türkiye ve sezen aksu arasındaki inanılmaz bağğ kendisinin bu dil edebiyatına ve sanatına kattığı yüzlerce eşsiz eserle zaten ortadadır. türkiye popüler müziği denince sezen aksu akla gelen en önemli isimdir. bugünse bu titrinin yanına bu toplumdaki eşitlik, barış ve kardeşlik mücadelesine koyduğu tuğlalarla bir mimarlık vasfı da eklemiştir.
kız çocuklarının okuması için uzun süredir mücadele vermektedir, hrant abinin* bu ülkenin kardeşliğini her dönem dinamitlemiş derin devlet güdümlü faşistlerce katledilmesi üzerine rakel dink'in kanatlandırdığı güvercini kadim kılmıştır. bugünse bu ülkenin çocuklarının kanıyla harlanan bir savaşın bitmesi için iradesini koymuş, okula gitmesi için mücadele ettiği kız çocuklarının erkek kardeşlerinin yok olmasına sessiz kalmayarak bu toprakların vicdanının sesi olmuştur.
daha kendi çıkarlarının bile farkında olmayan ve kendisini "insan kaynağı" olarak görüp harcayan iktidar odaklarının tebası olma arzusuyla yanıp tutuşan zavallılar kendisini hedef tahtasına oturttuklarını sansa da, aslında hedef tahtasındakiler kendileridir. ölümden beslenen bu yapı, sezen aksu'nun değil bu "milliyeçi hassasiyetli" zavallıların canına, geleceğine ve ailelerine kastetmektedir.
değerini bu zavallılar değil, bu zavallıların yetim büyüyecek çocukları anlayacaktır. en azından onların hayatını kurtaracak mücadeleyi zorunda olmasa da bugün o vermektedir.