canım yaa bayılıyorum bu tiplere. metroda ne zaman makyaj yapan bi hatun görsem hemen sol kroşeden yaklaşıp, "nasılsınız güzel bayan?" diye soruyorum. başta afallıyorlar. aldırmıyormuş gibi davranıp makyaja devam ediyorlar. ben en çok bu tipleri seviyorum işte, çevresine karşı umarsız, sorumsuz, dünya yansa umrumda değil insan tiplerini. daha çok gaza geliyorum ve devam ediyorum söze:
-sizin gibi güzel bir bayanın rujunun kokususundan etkilenmemek mümkün değil. bu kadar acımasız olmayın. kokunuzla dönen başımı(?) böylesine biçare bırakmayın.
ve olan oluyor. hemen bana dönüyorlar ve o geniş omuzlarımı, kaslı vücudumu süzdükten sonra cilveyle karışık gülücük atıyorlar. ve sonra olaylar gelişiyor. metrodan birlikte inilir, gezilir, eve gidilir...
metroda makyaj yapan kız senaryosu da böyledir. zaten herhangi bir yerde herhangi bir şeyi yapan kız mutlaka verir. önayargı mı dersiniz, hayallerde yaşayan erkeklerin uydurmaları mı bilmem ama bu gibi hikayelerin hemen hepsi yalandır. benim kisi de öyleydi, buraya kadar boşuna okudun dostum üzgünüm.
diyeceğim şu; metroda makyaj yapan kız da sizin dilinize pelesenk olmuş bir kızcağızdır altı üstü. vakti olmayan, sürekli ordan oraya koştururken kadın olduğunu da unutmamaya çalışandır. kendine değer verendir o. sırf bu yüzden onu kainatın en ahlakız kızı olarak yaftalayamazsınız. dünya her insana aynı büyükte değil.