izmir vs ankara

entry169 galeri
    17.
  1. Ankara,
    En iyi kalpli üvey ana

    Bu şehri bu kadar yalın anlatan başka bir şey olamaz sanırım.
    Sorumluluklarını bilen, asla kötü davranmayan ama sonuçta bir üvey ana
    olan Ankara. Bu şehirde insanlar bekler. Emekliliği, askerin bitmesini,
    rüşvetin gelmesini, gönderdiğiniz evrakın cevaplanmasını, suskun devletin
    konuşmasını beklerler. Taşı çatlatacak bir sabırla bir şeyleri
    beklerler, kim bilir bekledikleri hayattır. Belki denizi görselerdi
    beklemezlerdi. Denizi su sanırlar. Suyu görmek için göllerin kıyısına
    gidersiniz ama su ufka uzanmaz. Bir suyu deniz yapan ufuk yoktur Ankara'nın
    göllerinde. Oysa ne önemlidir suyun hiç bitmemesi ve uysal bir sevgili gibi
    gökyüzüyle birleşmesi. O vaatker ufuk çizgisi, o nasıl güzeldir. Her
    zaman ötelerde bir şey olduğunu fısıldayan o şehvetli çizgi. insanlar
    Ankara'da beklerler, kim bilir bekledikleri hayattır.

    ...

    Ama izmir... izmir'de hayat beklenmez, kovalanmaz da. O zaten sizinle
    beraberdir. Ufkun ötesini muştulayan bir deniz vardır. Mutlulukla dolu, sakin
    bir sevişmenin tadındadır körfez. Körfez vapurlarının sakin gidişinde
    hırslarınız yok olur, kovalamayı bırakırsınız, hatta martılara gevrek
    atacak kadar iyilikle dolarsınız. Ne varsa bu şehirde, bayatlamış vapur
    çayı bile nektar olur. Hafta sonları denize doğru bir göç başlar.
    "Ey hayat, biz Çeşme'ye gidiyoruz sen de arkadan gel" der
    izmirliler muzipçe. Ve ne gariptir ki hayat, uslu bir çocuk gibi onların
    peşinden gider.

    Ne garip, uçak biletinin üzerinde adımın hemen yanında yazan IZM
    harflerine sevgiyle bakıyorum. Sabırsızım, sevgilisine kavuşacak aşıklar
    kadar.

    Cemal Süreya
    32 ...