Akıl ve şuur sahibi hiç kimse, özünde bir çok faydalar barındıran bir eseri boş ve gereksiz yere ortaya koymaz! Hatta kimi insanların yaptıklarını değerlendirirken "boş ve gereksiz" dediğimiz işleri bile, o insanın eğlenmesine hizmet etmektedir. Yani onun bile bir hedefi, bir amacı bulunmaktadır.
Durum böyleyken, elbette şu akılları hayrette bırakan muhteşem evrenin ve içindeki canlı - cansız bütün varlıkların yaratıcısı ve sanatkârı olan Allah, varettiği bu evreni ve içindekileri çok ciddi hikmetlere binaen yaratmıştır!
Allah, Kuran'ı Kerim de bizlere bu durumu şu şekilde bildirir:
"Ey insanlar! Biz göğü, yeri ve bu ikisi arasında olanları oyun olsun diye yaratmadık."
(Enbiya Suresi, 16. Ayet)
"Ve Biz, gökleri, yeri ve bunlar arasındakileri bir amaç ve anlamdan yoksun yaratmadık!"
(Sad Suresi, 27. Ayet)
Yaşamın ve kendi varlığının nedenini araştıran kişi, en doğru cevabı yaşamın özünde ve kendi muhteşem yapısında bulacaktır!
Yaşamın özü ve kaynağı olan canlılık ve o canlılığın sebep olduğu tabiat / doğa ne denli düzenli, sistemli ve faydalı çalışmaktadır görmekteyiz. insan elinin değmediği yerlere, yine insanın: "cennetten bir köşe" benzeri isimler vermesi ve bu yerlerden faydalanmanın bin türlü yolunu bulması bizlere: "Yaratılan hiçbir şey gerksiz değildir!" gerçeğini öğretmektedir.
Bütün yaratılmışlar kendilerine özel dilleriyle yüce yaratıcıyı tesbih ve takdis ederler. Bunu, insanın hizmetine sunulmuş olan bu varlıkların proğramlandıkları işi büyük bir zevk ve şevkle yerine getirmelerinden ve aksatmamalarından anlamaktayız! Bir komutanı kendisine itaat eden askerden daha mutlu kim edebilir ki? Ve itaatkar bir askerden daha sadık kim olabilir?
Tüm bunları bilen bir insan için cevabı gereken iki mesele ortay çıkmaktadır:
1. Allah ihtiyaç duyduğu için mi varlığı varetti?
2. ihtiyaçtan dolayı değilse ne gerek vardı?
Birinci sorunun cevabını bulmak çok basittir! Bu soruya en güzel cevap yine bir başka sorunun içinde gizlenmiştir. işte o soru:
"Allah ihtiyaçtan dolayı varlığı var etseydi, insanların hepsini kendisine itaat ettirmez miydi?"
"Kendisini inkâr eden, kendisine isyan ve küfür eden insanları var eder miydi?"
" ibadete muhtaç olsaydı, tüm insanları secde ettirtmez miydi?"
Evet! Görülüyor ki, Allah kainatı ve içindekileri ihtiyaçtan dolayı değil, çok ciddi bir hikmetten ötürü varetti! Ve neresinden bakılırsa bakılsın bu hikmet insanın faydasınadır!