3 kere yolumun düştüğü, allahın unuttuğu yer derler ya hani işte öyle olan il. çankırı büyük otel, merkezdeki camiinin altındaki yimpaş, bir de gençlik spor il müdürlüğüne ait çankırıspor'un kullandığı futbol stadyumu ve stadyumun bitişiğindeki spor salonundan başka kayda dair bir şeyini göremediğim yerdir ayrıca.
şehrin dışında tuz madenleri var bir de. ilginçtir ilk gittiğimde görmüştüm. zamanın birinde bir eşşek girmiş o mağaralardan birine ve kaybolmuş içeride. eşşek bir zaman sonra ölmüş tabiki. ama vücudu hiç bozulmamış. madenin havası resmen doğal bir mumyalama işlemi görmüş hayvanın üzerinde. bunu bulan işçi ve mühendisler de önce hayvanı yanlış hatırlamıyorsam avrupa'ya gönderip bunun nasıl olduğunu araştırttırmışlar, bugün de o eşşeği cam şeklinde bir dikdörtgenden oluşan kutunun içinde madenin içinde sergilemekteler. çok şaşırmıştım gerçekten hiç bozulmamış hayvan neredeyse.
ayrıca:
-abi burda huzurevi var mı diye? soran arkadaşıma
-gencüm siz kerhanayı mı soruyonuz?
diye cevap verebilen acayip açık sözlü taksicileri barından ildir.*