malesef sonu hiçbir yere gitmeyen, hiç kimseye hiç bir faydası olmayan bir laf dalaşı halidir. insanın hayatta edindiği tecrübelerin çoğunu olumsuz duygular yaşadığında edindiği çoğu kişinin gözlemleyebileceği birşeydir. ancak sözlükte bunları yazarken özellikle de kadın erkek ilişkilerini temel alan bu tür "çatışma"larda, ki bunların "tartışma" olmasını dilerdim, yazarların kendi hayatlarına objektif olarak bakmalarının herkesin hayrına olacağı fikrindeyim. bu konu "türk kızı" veya "türk erkeği"nin özellikleri dışında bir durumdur ve muhtemelen yazanların çoğunun başka milletlerden ciddi bir ilişkisi olmamıştır. gerçekten başka milletten biriyle türk kadınını karşılaştırabilecek olanların ise türkiye'de 35 milyon 616 bin kadının olduğunu; hepsinin karakter, yaş, aile, eğitim, kültür, yaşama koşulları ve hayat tecrübelerinin ne kadar çeşitlilik gösterebileceğini göz önünde bulundurarak, düzgün cümlelerle yazmaları daha somut sonuçlar ortaya koyacaktır. tabi ki aynı şey kadınlar için de geçerli.*