ilkokulda arkadaşların salak sorularına maruz kalırsınız doğu kökenli olduğunuz için, öğretmeniniz bile sallamaz sizi, daha sonra ortaokul hayatı, tvlerde ki teror olaylarını duyanlar gelir size sataşır, okullardaki mhpliler gelip size dadınır. size kavga etmesini öğretirler. bazı hocalarınızda bu zihniyete yakınsa sınıfta çekinmeden kürt var mı diye sorarlar. ben kaldırırdım parmağımı korkmadan ama bazı kürt arkadaşlar başlarına geleceklerini bildikleri için titrek parmaklar havyaa kalkardı. dışlanmış olduğunuz açık olduğu için garip tarikatlar sizi sahiplenmeye çalışır. azıcık sevgi gösterisi sizi sizden alacağı için peşinizden fetullahcılar, dtpliler ve başka cemaatler koştururlar. lisedeyken bu daha çok belirginleşir. bir çok arkadaşımı sırf bir tabak tavuklu pilav ve kürtlerde bizim kardeşimiz diyerek bir damla sevgi, saygı gösterdikleri için gülen cemaatine kaptırdığımı çok iyi bilirim. ortalığa salınmış gariban bir gençlik işte kapan kapana. lise'den sonra üniveriste hayatı, ben izmirde yetiştiğim için hatta izmir'deki üçüncü kuşak olduğumdan dolayı üniversitedeki arkadaşlarıma "olum ben zazayım aslında" dediğimde yaşadıkları şaşkınlığı görmeye değerdi. salak salak sorulara maruz kalıyorsunuz. arkadaş muhabbetlerinde bir soğukluk olur, sizin yanınızdayken kelimelere daha çok dikkat ederler ama bazıları siz hain milletsiniz diyede başlar. yüksek lisans derken doktora yapmaya başlarsınız, işte o zaman artık sizin bir misyonunuz vardır. üniversitede derslere girdiğiniz da hemen kürt olan çocukları gözlemliyorum.onlarla muhabbetler ediyorum, kürt olduğumu söylemiyorum onlara, (söylemesem anlama şansları yok çünkü izmirdeki üçüncü kuşağım) onların dersleriyle daha fazla ilgileniyorum, dertleri lursa elimden geleni yapmaya çalışıyorum, türklerin çoğunun yapamadığını yapmaya, gösteremediği sevgiyi onlara göstermeye çalışıyorum. bu sayede onların gülen cemeatinin eline düşmesini, dtpliler tarfından avlanmasını. fanatik solcu grupların ellerinde yok olmalarını bu şekilde engellemeye çalışıyorum.
hiç unutmam yıl 1995 biri nevruz bayramında lastik yakıp bayrak açtılar diye beni ve kardeşlerimi şikayet etmiş, ben daha dokuz yaşındayım, bırakın lastik yakmayı kibrit yaakamamzdım o zamanlar ben, polis aldı götürdü bizi neyse efendim içeride polisin biri sordu bize siz dedi lastik mi yaktınız "yakmadık dedik" daha sonra odaya başka bir polis girdi baktı bize bu çocukları neden getirdiniz dedi, olayı anlattılar. baktı bize bunlar lastiği taşıyamaz bile dedi, gitti bize şeker çikolata verdi, ben bu adamın verdiği iki şekerle koskaca polis teşkilatını sevdim belki benim göterdiğim basit bir özveriyle bu çocuklarda hayata daha sevgi dolu başlarlar diye ümit ediyorum