kendisi sayesinde öğrendim ki futbolu bilmek elano'yu tanımaktan geçermiş. yani tayyip'i üzmek allah'ı üzmektir saçmalığı mantığında bişey. anelka da geçenlerde "arda kim? tanımıyorum" dedi, o da futbolcu falan değildi zaten.
neyse, şimdi shaktar ve manchester city'de oynamış(zannedersin barça ile milan), anlı şanlı elano'yu tanımayan ve futbolu bilmeyen* biri olarak diyorum ki haldun üstünel bir bok değildir kardeşim. hatta bu tip adamlar kulübün parasını harcar, purolarla poz verip reklamlarını yapar; daha sonra da tekerine taş konulduğunda kalkar "ben muhalefet oldum" der. biz bunun örneğini hakan bilal kutlualp'te, celal kolot'ta şurada burada gördük.
hani getirir sabri'nin yerine maicon'u "vay anasını" derim. avrupa peşindeydi, helal olsun derim. maicon burada bir örnek tabi. ama transferlerden sonra city'nin c takımına düşmüş, milletin fm'den tanıdığı sikko bir brezilyalıyı ortega'yı, anelka'yı, roberto carlos'u canlı izlemiş biri olarak küçümserim tabi ki.
