tek kişilik şehir

entry24 galeri
    11.
  1. bu şehir hayallerimi ıslatıyor, yaşlanan kaldırımlar benim suçum değil!
    ruhumun yalnızlığını tamire kalkıştım, boyumu aşan işler payıma düştü yine. elimi kolumu nereye koyacağımı bilemez olurum da geceler bağ olur, kelepçem şehir.
    sahnelenen oyunların başrolünde ben varım, fotoğrafımı çeker güneşin ışıkları, kendime sorduğum soruların cevabı yine bende. boş sokaklarda köpeklerin ulumasına, balkon demirlerine vuran yağmur damlalarına küfreder korkudan uyuyamam. senli uykuları hatırlar, kıvrım kıvrım sancılanırım. ve sokulmak istediğim koynunun kokusunu özlerim...
    hıçkırıklarım gökgürültüsünü bastırır, rüzgar tenimi okşar geçer, tüylerim sensiz diken diken.
    ve bu şehir acımasız görünür gözüme. ne faydası dokunur, ne mutluluk serper içime.
    bana yine senden fayda var, hayalin elimden tutar çünkü ben;

    Bugün seni hayal ettim, kumsalın en güzel anında, güneşin keyfini çıkaranlardandın. Uzandığın kumsalda günü içine çekiyordun. Aldığın her nefesi kıskandım. Verdiğin soluklar ise; bir deniz kabuğunun içinde çağlayan dalga sesi gibi derinden geldi.
    Küçük kız çocuklarını uzaktan izlerken ki mutluluğuna gülümsedim. Asi bakışınla içimi titretirken ne de farklıydın oysa. Ne zaman aklıma gelsen; yüksek dağlar ardında güneş göz kırpar, gözlerini düşündükçe içim yeşerir. Hayal etmekten yırtılır artık düşüncelerim, ayaz gecelerde üşütür sensizlik. Yıpranan tüm hislerim senin yanında kabuk bağlar. Yeniden doğmaya hazır ruhum. Seni doya doya bir ben yaşıyorum.

    Mutluluk kıyılarıma vuruyor, dalga sesleri, ırmaklar, cıvıltılar sarmalıyor dört yanımı. Kapımı yumrukluyor neşe, içine akıttığın gözyaşlarıdır camıma vuran bahar yağmurları. Umutsuzluk, karamsarlık bize küsmüş olmalı ki, dağın doruğundan süzülüp ufka karışıyor. Eriyor şehrimizin ortasında bir yerde.
    2 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük