merhaba, beni hiç bırakma diyen sevgili. başlığın henüz açılmamış, benzerlerine baktım lakin bulamadım. hiçbiri senin tam karşılığını vermedi hatta "benzemez kimse sana, tavrınaaaa.." senin gibisi henüz piyasada yok anlaşılan. ımm.. veya senden çok var da dillendirmek güçlerine gidiyor. bakıyorum da söylediğin sözler o esnada o güzelim ağzına çok yakışıyor. hatta masum bile görünüyorsun burdan aşık gözlerle bakınca. hani gözlerinden bile anlayabiliyorum aslında demek istediğini ama dil başka işte. dil bambaşka. (her türlü)
ve bir daha merhaba, beni hiç bırakma diyen sevgili. ne hoş bir sıfat var isminin hemen önünde. nasıl sevgili? "beni hiç bırakma diyen" sevgili. bu sözlerin beynimde nasıl yankılandığını biliyor muydun acaba? söylerken farkında mıydın neleri yıkıp geçtiğinin? nasıl aptal olduğumun? sonrasında sana nasıl öfkeler biriktirdiğimin? hissedebilir miydin acaba? yalnızca egonu tatmin etmek uğruna söylediğin sözün geride neler bıraktığının?
ve tekrar tekrar merhaba, beni hiç bırakma diyen sevgili. isminin önündeki sıfat midemi bulandırıyor artık ve kötü olan ne biliyor musun? senin hala bunun farkında olmaman. ne bekliyordun ki benden? "beni hiç bırakma" demek "bakkaldan 2 ekmek al da gel" demekle eş değer miydi senin nazarında? bu öylesine basit bir şey miydi ki beni hiç bırakma diyen sevgili? sen böyle söylerken nasıl bırakabilirdim ki? bunu bilmediğini söyleme bana.
ve elveda, beni hiç bırakma diyen sevgili. insan her şeye alışabiliyormuş. söylenen sözler buharlaşıp uçarken yaralasa da ruhumuzu, alışabiliyormuş. ve insan unutabiliyormuş da. öyle muhteşem bir yetenek bahşedilmiş kendisine. hafızasında hala kırıntılarını beslediği "beni hiç bırakma diyen sevgili"sini halının altına süpürebiliyormuş. daha uzağa da süpürmek istermiş ama elinden şimdilik bu kadarı geliyormuş. ve son kez, beni hiç bırakma diyen sevgili, ne söylediğine çok dikkat et olur mu?
ha tanım; örneklerine sıkça rastlanabilecek bir sevgili türüdür.