yaşanılası bir hayatım varken nankörlük edip hayatımdan nefret edip, kendimden ölesiye sıkılıyorum. üstüne üstlük bu halime bakmadan insanların beni sevmelerini ve dinlemelerini bekleyip, tersi olunca da bozuluyorum. çok alakasız bir şey, en ufak bir sözcük beni hayattan koparabiliyor ve bu üzülme duygusunu severek yaşıyorum. bir yandan da hiçbir şeyi takmaz, gamsız bir insan olma hayalleri kuruyorum. sanırım sadece sıkılıyorum.