-hacı şimdi kantinde oturuyoz böle manitalar falan sarmış yavşamışız artık.
+hadi canım seen?
-hea. olum değiştik diyoz da kimse inanmıo mınakoyim.
+ee abi anlat anlat.
-işte biz oturuyoz. bizim bi hoca vardı kıl bişi. adı neydi lan o pezonun... heh george diye bi tip hep böyle derste takışırız, ben buna ayar veririm falan. efendime söyleyeyim, geldi kızların yanında artistlik trip gırla gidiyo, konuşturmuyo da pezevenk.
+vay pezooo.
-kalktım ayağa... dedim van münits. sen on dakkadır konuşuyosun. bize söz vermiosun. olmaz böle dedim. el kol yaptı. dedim indir o elini. kızlar falan girdi araya yapma etme diye.
+vay be abi sonra noldu hoca bişey dedi mi?
-ne dicek oğlum fırsat vermedim. dedim daha da ne kantine gelirim ne de senin dersine girerim. vurdum kapıyı çıktım.
+allah allah ben bunu bi yerden hatırlıyom sanki ama neyse.
-eee ne demişler insan yedisinde neyse yetmişinde de odur... ama iyi taktik yani arada uygularım. baya tutmuştu o zamanlar.