dininin gereklerinden birini istediği yerde yapmakta olan insandır ve bu özgür türkiye cumhuriyeti devletinde normal olması gerekendir.
bok atmaya çalışanlar ortada. bunu yazmamın sebebi kuran'a küfrediyorlar falan deyip gözükapalı savunmaya geçme dürtüsü falan değildir zira çok şükür gözlerim de zihnim de açıktır. efendiler bu dört kelimelik başlıkta o kuran okuyan kısmına x yapan y eden koyunuz önemli değildir burası özgür bir ülke değilse bile (zamane yönetim ve toplum yapısı itibariyle) olmalıdır, hepimizin savunması gereken ve insanca olan bu olmalıdır.
efendim bu olayı sırf müslümanlık adına savunmaya geçenler var ve bu insanlar gereğinden fazlasıyla subjektif insanlar olup yorumları değerli olmamaktadır, dikkate almayınız.
efendim bir de geçmişteki acılarından dolayı bu olaya saldıranlar vardır ki bunlar da o gerçek anlamıyla yobazlar ve düşünme yetisini kaybetmiş, 'köle' diye tabir ettiğimiz insanlar kadar objektifdir ancak.
efendim şimdi hayvanlar alemine attığımız kısa bir turun ardından konumuza devam edelim ki yukarıda bu olaya 'müslüman adam okur! metroda herkes kuran okumalı başka birşey yapan öldürülmeli' gibi veyahut 'metro kuran okuma yeri değildir bu gericiliktir laikliğe terstir' gibi yaklaşan insanlardan bahsettik. beyler bayanlar ne dedik en başında? 'özgür' bir ülke dedik, özgürlük dedik, serbestlik dedik. başlıkta bahsedilen kişinin yaptığı eylem başka birisinin özgürlük sınırları içine girmediği takdirde yanlış değildir. ha kişilerin din anlayışına göre bunun gerekli olup olmadığı başka bir konudur fakat bu insanın okumasını ve okumamasını zerre etkilemez. sonuçta insanlar başkalarını rahatsız etmeme koşuluyla istediğini yapabilme hakkına sahiptir. metroda deliler gibi sevişen insan da başkasını rahatsız etmedikçe bunu yapabilir, müzik dinleyen sesi rahatsız etmediği sürece ve tıpkı bunlar gibi kuran okuyan da rahatsız etmediği sürece. bu insanın bu kadar batan kısmı nedir anlamadım efendim iki tarafa da? bir taraf diyor ki 'metroda dahi okunuyor, laiklik elden gidiyor!' diğer taraf diyor ki 'yok laiklik gidiyor diyenler incil'e neden laf etmedi!'. arkadaşlar, burasının özgür bir ülke haline getirmek bizlerin görevi, böyle özgürlüğü savunuyor sanarken kısıtlama yapmak değil. zaten bunu bol bol yapanlar mevcut. one minute one minute cümle alemin tüm hayatını sikip atanlar mevcut. birbirinizi bunlar için yemeyiniz.
sonuç olarak, bu kişi gayet normal bir iş yapan kişidir. ha şimdi bana da aynı laflarla gelirsiniz, şunlar da bu kişiyle eşdeğer olan kişilerdir:
lütfen eleştirirken biraz objektif olunuz. önemli olan körlemesine düşüncenizi kusmak değil, adam gibi yerleştirmek ve iyisiyle kötüsüyle sunmak olmalı. yoksa hiçbir düşüncenin önemi olmaz.
ha bu arada bunu laiklik açısından tehlike olarak görenler, arkadaşlar laiklik demek dini hatırlatan herşeyi yok etmek ortada hiçbirşey bırakmamak demek değildir. laiklik demek insanların din ve vicdan özgürlüğünü sağlamak ve dinlerini de vicdanlarını da başkasını rahatsız etmedikçe yönlendirmelerine destek olmak demektir. bu ülkede tehlike olarak gördüğünüz bu olmamalı. zira çok çok daha tehlikeli kişi modelleri vardır. örnek mi?
efendim bu sözler kitabını da sadece görüşlerini öğrenmek veya cidden faydalanmak amacıyla kullanan insanlara hiçbirşey denemez. fakat bu ve bunun gibi olan kitaplardan( kitabın yazarının diğer -bunu derken içim acıyor ama- eserleri) aklını kurtaramayan, bunların bağımlısı ve kölesi olmuş, neredeyse yazarına tapan, kitabını kuran'dan üstün tutacak derecede sapıtmış ve toplumumuzda bol bol bulunmakta olan, yobaz kelimesinin asıl karşılığı olan insanlardan bahsetmekteyim.
sözün özü, bahsettiğim kitabı okumak konusunda da herkes özgürdür. fakat bunu abartarak sonuçlarını başka özgürlükleri kısıtlamaya götüren geri kafalı insanlar düşünülerek örnek verilmiştir. bu arada o kitabı da her kitabı da okuyunuz. zira dosttan ziyade düşman bilmek gerektir arkadaşlar.