edebitronik dev eser "soslu hamburger üçlemesi" birinci bölüm:
--spoiler--
taksim'in en loş ve de en sakin mekanını bulduk, kocaman şarap bardaklarımız ile oturduk masaya karşılıklı, "kusura bakma, seminerim uzun sürdü" o yüzden gecikti dedi. "ahanda kız seminer dedi hocu" diye düşünürken, ne semineri olduğunu sordum. "reiki" dedi, ağzımdan birden "gurunda vardır senin" diye bir cümle çıktı. reikiymiş, yogaymış, hinduymuş, guruymuş seven biri değildim, hatta tiksindiğim bile söylenebilirdi. kendimi tutamayıp ağzımdan çıkan bu cümle ortamda bir gerilime neden oldu. "reiki ile guru'nun ne alakası var anlamadım" dedi, toparlamam lazım dı, "kusura bakma ben karıştırdım" dedim, ehe ehe güldüm, loş ışıkta alnımda biriken ter damlaları parlıyordu. sessizlik oldu. "reiki ne peki, ben ne yazık ki pek ilgilenme fırsatı bulamadım bu tip konularla" dedim, gözlerimin içine baktı, samimiyetimi sorguluyordu. gerçekten bu tip salaktronik şeyleri öğrenemediğim için ne kadar da hüzünlendiğimi belirtir bir surat ifadesi takındım. başladı anlatmaya, yaklaşık bir saat reiki'den girdi, şakra'dan çıktı, karma'dan girdi, reenkarnasyon'dan çıktı, üzümü ezip, damıtıp şarabı bulan adam şükrettim.
--spoiler--
[ sözlük'te bulunan "gelmeyen pazartesi" kitabına ait yazılar, ek yazılar ile birlikte kitap olarak basıldı. bu nedenle yazıların buradan yayınını durdurmak durumundayım. anlayış göstereceğinizi umuyor, ilginiz için teşekkür ediyorum. eksper mental ]