Tamamen batıni şeylerdir bunlar. Astroloji denen kavram'ın menşesi çok eskilere dayanmaktadır. Eski sümerlerde bile yıldızlar, burçlar, bu burçların manyetik etkileri ve insan karakter ile kaderine yansıması gibi tamamen akıl ve mantık dışı, hiç bir bilimsel delili ve ispatı olmayan inanışlar, baglanışlar vardı. Bu astroloji denen kavram eski yunanda insanlara bilimsellik maskesi altında, matemetiksel incelemelerle lanse edilmeye başladı ve öyle gelişti. Amaç, insanların gözlerini boyayarak para kazanmaya, saygınlık elde etmeye dönüştü. Bilindiği gibi astrolojinin temelinde yıldızların, yerkürenin merkezinde olduğu düşüncesi yatar. Oysa bugünkü bulgular bu teoriyi tamamen çürütmektedir. Ayrıca, her gezegenin güneşe yakın olarak bir ay kaldığı ve bu durumun yıldız haritasında o gezegen bulunan kişiye etkileriye aylık , yıllık yorumlar yapılır. Oysaki astrologlar buna kendileri bile inanmaz. Çünkü her gezegenin güneşin yakınında hiç şaşırmadan bir ay kaldığı tamamen safsatadır. Birde şu noktaya dikkat çekmek gerekir. Eskiden, yani ilk astroloji açıklamaları yapılmaya başlandığında uranüs ve neptün gezegeni bulunmamıştı. Bu yüzden kova burcunu tıpkı oğlağın yönetici gezegeni olan satürn yönetirdi. Bunda olduğu gibi balık burcunuda yay'ın yönetici gezegeni olan jüpiter yönetmekteydi. Ama nedense daha sonra Uranüs ve Neptün gezegeni bulununca, birden birisi kovanın(uranüs) diğeride esas balığın(neptün) yönetici gezegeni oldu. Birde bu astrolojiyi, islami maske altında insanlara gerçekmiş gibi anlatma yöntemi var, yıldızname. Bu tür insanlarda kendilerini çok iyi bir din alimi sanıp astrolojiye kurandan delil sunmaya çalışırlar ve saparlar. Kendilerine inananlarıda beraberinde saptırırlar. Kurandan ve sünnetten anlaşıldığı kadarıyla bir Allah'ın birde insanın kendi iradesi vardır. Bu delillerden ve kaynaklar'dan ayrı düşerek devreye üçüncü bir iradeyi sokmak(astroloji,fal,kader,büyücülük) hem akıl dışı hemde itikat dışı olacaktır.