çaprazdan amerika'nın gelmemesi için 2 veya 3. sırayı almamız gerektiği gün gibi aşikar. çünkü amerika'nın performansını şöyle bir izledim de acayipler. çok hızlı oynuyorlar ve inanılmaz sert bir savunmaları var. uzun süre sonra tıpkı milli takımımız gibi amerika da takım kimyasını oturtmuş gibi gözüküyor. onlarla eşleşmemek adına da bu grupta 2 veya 3. olmamız gerekiyorsa bu brezilya veya yunanistan'dan birini mağlup etmemiz gerekiyor demek.
kesinlikle "brezilya'yı yenen avustralya'yı yendik, bunları mı yenemeyeceğiz?" mantığını taşımamamız gereken karşılaşmadır öncelikle bu maç. brezilya normal şartlarda avustralya'dan yetenek, takım oyunu ve savunma açısından çok çok üstün bir takım. ancak avustralya karşısında biraz hazırlıksız yakalandılar ve biraz da ciddiyetsiz bir oyun sergilediler, doğruya doğru. ancak grupta 2'de 2 yapan bir takıma karşı taşşak kebabı yaparak oynamayacakları ortada. artık herkes bizi ciddiye alacak ve bize karşı çok daha konsantre oynayacak, burası bir gerçek.
artık ersan ve ibrahim'i beraber oynatmamız gerektiğini tanjevic anlamış olsa gerek. hakemler çalmaya niyetli olurlarsa ersan da ibrahim de çok faul alır brezilya karşısında. çünkü brezilya da en azından avustralya kadar sert takım savunması yapabilen ve hücumda daha da insafsız olan bir takım. yani litvanya ve avustralya bize karşı ne kadar beceriksiz olmuş olsalar da brezilya'nın en beceriksiz haline bile inanılmaz bir savunma koymamız gerekiyor ki bu en iyi yaptığımız iş.
yunanistan ve brezilya maçlarından birini mutlaka almak lazım dedik. brezilya maçı nispeten daha kolay bir maç olacak. nedenleri ise şöyle:
1. yunanistan son avrupa şampiyonu ve bu grubun favorisi
2. yunanistan'a yapılan inanılmaz hakem yardımı.*
ha ama yunanistan bana sorarsanız brezilya'dan daha kuvvetli bir takım değil. elimiz değmişken neden ikisini de yenmeyelim?? çünkü yapabilecek kapasitedeyiz ben bunu bugün gördüm.