unutamadığın ne varsa terketmek istersin fakat aştiye gidecek gücün yoktur ve belki de paran da... ne biranı alıp körfeze karşı oturabilirsin şimdi ne boğaz rüzgarı yüzüne vurup alır götürür dertlerini... yalnızsındır binaların arasında, kızılayda bir barda yollarda çöpler birikmiştir sende dertler... çıkar yürürsün binalar bitmez, devlet asabiyetiyle donanmış bir parkta polisler ve sen... gitmek istersin gücün, paran, umudun kısacası işe yarayan hiçbirşey yoktur, arayabileceğin bir iki arkadaş varsa da istemezsin... aşk ölümdür ankarada...