ben de dahil olmak üzere; şu sözlükteki herkesin hatta sözlük yurdun aynasıdır mantığıyla tüm türk halkının taaa aklının bilmemneresine büyükabdestimi yapayım.
böylesi önemli bir konuda yazılanların sayısına bak. yazan arkadaşları canı gönülden kutlarım. yok kızlar, yok altıncı nesil, yok kürt, yok uygur.... yeter ulan.
başınıza ne geldiğinin farkındamısınız efendiler. bir kere açıp okudunuz mu bu yasa ne getirecek, herkes çalışma hayatında öyle yada böyle. babasının imparatorluğunu yönetecekler devam etsin kızlı, altıncı nesilli başlıklarda takılmaya. ya başkasının işinde çalışmak zorunda olanlar...
allahınızı severseniz bir bakın şuna yaa. yahu kölelik diyor kölelik.
taşeron sistemi artık temizlik, güvenlik gibi birimlerle sınırlı kalmayacak. artık herhangi bir dalda çalışan herhangi bir firma, istediği kadar çalışanını, çalışacağı departman, yapacağı iş farketmeksizin bu bürolardan temin edebilecek.
yani olay şu ;
sen bir bankacısın, iş yok aradın taradın bişi bulamadın. işte denize düşen yılana sarılır modeli gidip bir özel istihdam bürosuna kaydolacaksın. sonra ordan sana bir haber : yarın istanbul bilmemnebank bakırköy şubesine git işe başla. sevineceksin. gidip çalışacaksın günler geçecek, bu süre zarfında şanslıysan sigorta primlerin ödenecek, ama o ne ? bankadaki bir üstündeki amir pozisyonundaki biri kıl kaptı sana herhangi bir nedenden. hooppp bir telefon özel istihdam bürosuna : kardeşim bu son gönderdiğin adamı al burdan...
bankaya göre hava hoş. dedim ya taşeron sistemi. ay sonunda büro bankaya bir fatura kesiyor, banka seninle ilgili her ay o faturaya istinaden hizmet bedeli ödüyor büroya. hepsi bu. senin sigortanı büro ödüyor, tabi öderse.
bunun için kıdem tazminatı kıl yün gibi şeylerle alakası olmayacağı için banka, keyfi adam değiştirebilecek.
işten atıldın. hooppp, sigorta primleri ödemen durduruldu büro tarafından. toplam 4 ay çalışabilmişsin. ne güzel.
2 ay sonra bir telefon daha bürodan : yarın bilmemnebank sarıyer şubesine git işe başla.
anlayabiliyormusunuz sevgili türk halkı.
bu şekilde bölük pörçük çalışmaktan, işyerin neresi belli olmayacak. tabi bu olunca yıllık izin hakkı diye birşey olmayacak. sabit bir işyerin olmayacağı için grev hakkın da yok. ya eşşek gibi çalışacaksın ( gerçi keyfiyen adam kovmayı o kadar müsait hale getiriyorki bu yasa, eşşek gibi çalışman da seni garantiye almıyor ), yada çeneni kapatıp kendi işini kurmaya bakacaksın.
ama bakıyoruz gündemde ne var ? münevver karabulut cinayeti bilmemkaçıncı gününde yine aydınlatılamamış, ( tamam ben de üzülüyorum ama ) kaç tane uygur türkü ölmüş, kemer'den, alanya'dan tatil manzaraları, abuk sabuk bir ülkenin bilmemne bakanının türkiye'ye ziyareti, kıl yün vs vs.
gözünüzü açın ulan artık açııınnnnnn!!!!!!
aziz nesin bi yerleri yırtılana kadar gülüyordur mezarında. hamuna kodumunun beyinsiz aptalları sizi.
ben şahsen kimsenin kölesi olma taraftarı değilim.
şimdi rahat rahat girin, kızlı, fenerli, nesilli, kürtlü , bekaretli entrylerinizi.
bir işyeri açıp sizden birkaç tanesini alınca ben de çok entry girecem. *
edit : zaten nerde bizim halka bir kazık sokacakları zaman geliyor meclisimizin, anaa ... bir bakmışız kendimizi apayrı bir konuyu tartışırken buluyoruz. böyle medyanında taaaa....