aaaah ahhh... bitmek bilmez sıkıntılar silsilesidir. yer yer hüzünlü, acı vericidir. zamanında beline kadar olan sapsarı saçlarını savuttura savuttura dolaşırsın, gözler hep üzerindedir. lakin şeytan neden dürttüyse o saçlar artık 4 numara ve simsiyahtır. böcekten farkın kalmamıştır. bir yere giderken arkadaşların bir başlarlar hazırlanmaya; ne maşası kalır ne düzleştiricisi. ahenkle savuttururlar saçlarını sana sana. seninse saçların günden güne papaz kıvamını almakta, hiçbir dikkat çekiciliğin kalmamaktadır. kokoş giyinsen teyze olursun, spor giyinsen erkek arkadaşınla yolda yürürken bir amca delüğanlılar saat kaç diye sorabilir. çok zordur saçın uzamasını beklemek. bu süreçte kıskanırsın, özenirsin, üzülürsün. nereden de gittim kestirdim allah beni napmasın der durursun. en kötüsü de 5 günde bir dipten gelen sarı saçlardır. kuş kafası kadar saçta hemen kendini belli ederler. tekrar boyasan o iki gıdım saçın da avcuna düşerek sana veda edebilir. tek çaresi kendini toparlayana, sıçan kuyruğu misali at kuyruğu yapılabilene kadar o sıçmık kafayla dolaşmaktır. ha bu evrede aşk hayatının hareketli geçmesini bekliyorsan da yanılıyorsun. sen önce söyle bakam delüğanlı saat kaç?