bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor yazarı. kemalizm, solcu, molcu tamam iyi de hocam yazdığın entrylerle bunların ne alakası var diye sormak istiyorum kendisine.
entrylerinde yerli yersiz, ana konuyla ilgisiz, felsefi kavramları, terimleri ıvır zıvırları sokuşturarak kendince konuya dair felsefi bir bakış, bir entelektüel duruş, bir akademisyen tespiti getirdiğini zanneden, ya da bizim böyle olduğunu zannettiğimizi düşünen arkadaşım, sana basit ve anlaşılır bir dille söylüyorum, "yazdıklarından bir bok anlaşılmıyor."
bu anlaşılmayış yazdıklarının, ağırlığından, çok teknik oluşundan falan da değil. ağdalandırılmış ve amaçsızca yazılmış oluşundan.
yine de bu şekilde bir yazım tarzını benimsemişse elimizden bir şey gelmez. destek olmaktan başka.
bu minvalde, ben de kendisine bir başlıkla bir entry hediye etmek istiyorum tarzına uygun belki kullanır.
başlık :
kemalist solculardaki sanatsal avrupa birliği izdüşümünün sritualist mininmal yanılsamalrı
entry :
epistemolojik açıdan varlığın metamorfozları incelendiğinde nesnelerin ne denli dingin ve ahenk içinde olduğu gerçeği a priorik olarak bizi spiritualizmin mistik kapısından geçirip determinizmin çetin koridorları arasından septisizmin uçsuz bucaksız ve özgürlüklerle dolu bir o kadar da benliğimiz üzerinde setler kuran yapısallığından alıp idealar dünyasının töz üzerindeki yanılsamalarına ışık tutar ve yaratım sürecinin sancı ve sanrılarına dair sarı buğday tarlalarının üzerinden usulca akıp giden bir meltem rüzgarı, tıpkı occamın usturası tarafından kesilmiş kadar metedolojik bir o kadar da teolojik bir görünümle yıllar evvel kant'ın varlığından dem vurduğu o gerçeğin ekspresyonist bir yanılsamasını irrasyonalist bir dille kulaklarımıza fısıldadığını duyar gibiyim..
bir kaç tane de iktisadi terim koymayı unuttum ya.
